ÖZEL HABER
Van Anka Kültür ve Sanat Merkezi, 2021 yılında yaptığı etkinliklerin kapanışını “Dengbêj Dinletisi” ile yaptı. Dengbêj dinletisinin teması ölümsüz Dengbêj Evdalê Zeynîkê’nin yaşamı olarak belirlendi.
Dengbêjlik sanatının kurucusu olan Evdalê Zeynîke’nin 113 yıllık yaşamı ve klamları Anka Kültür Sanat Merkezi tarafından düzenlenen dinletiye konu oldu. 1800’lü yılların başında, Ağrı’da dünyaya gelen dengbêj, çok küçük yaşlarda babasını kaybettiği ve annesi tarafından büyütüldüğü için annesinin adıyla anılır. Yaşar Kemal’in, “Kürtlerin Homerosu” dediği ve fikir babası olarak gördüğü Evdal, otuz yaşına kadar tek bir klam dahi okumaz. Otuz yaşına kadar yaşamını çiftçilikle sürdüren Evdal, gördüğü bir rüya üzerine hastalanır ve yataklara düşer. Aylarca yataktan çıkamaz ve o güne kadar hiç duyulmayan makamlarla hasta yatağından klamlarını söylemeye başlar. Serhad dengbêjlerinin ekolü olarak anılan Evdal’ın klamlarında, hissettiği bütün duyguları görmek mümkündür. Fakat en belirgin hisler aşkın yakıcı ve hicvedici özellikleridir. Evdal ise kendini klamlarında, Temo’nun babası olarak tanımlar. Temo, bir göç esnasında yol kenarında bir kundak içinde bulduğu oğludur. Temo’nun yanı sıra Evdal’ın klamlarında en sık duyduğumuz isim Gulê’dir. Gulê, Evdal’ın hayat arkadaşıdır.
Evdal, İshak Paşa’nın torunu Eleşkirt Beyi Sürmeli Mehmet Paşa’ya dengbêjlik yapar. Sürmeli Mehmet Paşa’nın çıktığı savaşlarda bile yanında olan Evdal, o zamanlar yaşanmış olan bütün trajik olayları klamlarıyla günümüze aktarmıştır. O yıllardan bugüne Evdal’in yazdığı Wey Xozanê (Kozan Destanı) klamı halk arasında hâlâ canlılığını koruyor.
Anka Kültür ve Sanat Merkezi’nin Dengbêj Dinletisinde, Evdal’ın hikâyesini gözümüzde canlandıran Mam Azîz, dengbêjlik geleneğinin önemine ilişkin şunları söylüyor:
“İnsanlar dengbêjliği ve stranbêjliği birbirine karıştırıyor. Stranbêjlik mevcut olan şarkının ezberlenip sunulmasıdır. Dengbêjlik ise o an yaşadığınız hüzün, aşk, kahramanlık gibi duyguların o anki psikolojiyle harmanlanıp dile getirilmesidir. Bizim amacımız her buluşmada bir hikâyeyi ele alıp dengbêjlerin klamlarıyla beraber sunmaktır. Herkes Evdal’ı dengbêj olarak bilir ama bence Evdal bu halkın miladıdır. Evdal’dan önceki yazılı edebiyat bir şekilde yakılıp yok edildi. Ama Evdal bunu dengbêjlikle ele aldığı için, Kürtlerin tarihi onunla başladı. Evdal’le başlamasının sebebi de dengbêjliğin öldürülememiş olmasıdır. Yani dengbêjler öldürüldü ama dengbêjlikler öldürülemedi.”
Dinletide Evdal’ın klamlarını yeniden seslendiren Dengbêj Berwan Ardil, asimilasyona karşı dengbêjlik kültürünün toplumumuz açısından önemli olduğunu vurgulayarak şunları söylüyor:
“Kürt kültürünü, tarihini, destanlarını, edebiyatını aramak ya da araştırmak isterseniz öncelikle dengbêjleri dinlemeniz gerekiyor. Çünkü bizim toplumumuzla ilgili olan ve yazılmadığı için eksikliğini hissettiğimiz her şey klamlarda saklıdır. Ve bizde bu kültürün unutulmaması için çalışmalar yapıyoruz.”
Dinletiyi düzenleyen Anka Kültür ve Sanat Merkezinin kurucusu Necdet Bayat ise bu etkinliklerin kültürün devam ettirilebilmesi adına önemli olduğunu ifade ederek şunları söylüyor:
“Dengbêjlik kültürü sadece bizim yaşadığımız coğrafyada değil, Afrika’da, Orta Asya’da, Orta Doğu’da ve daha birçok yerde bulunuyor. Bizi bu toplumdan ayıran en önemli özellik ise yazılı edebiyatımızın olmaması ve bu nedenle dengbêjliğin ön plana çıkmasıdır. Bizde bu Kültürün unutulmaması ve bu geleneğin geliştirilerek sürdürülebilmesi anlamında katkı sağlamaya çalışıyoruz.”
Geçtiğimiz akşam Anka Kültür ve Sanat Merkezi tarafından beşincisi düzenlenen “Dengbêj Dinletisi”nin 2022 yılında yapılacak bölümlerinin hazırlıkları da sürdürülüyor.
Haber: Zelal Sahidenur Sari
Video-Montaj: Zafer Avnaş
Serhat News
(YK)