Van’da 1 Mayıs mitingi görkemli bir katılımla kutlandı. Mitingde Sendika ve siyasi parti temsilcilerin yaptığı konuşmalarda, savaşa karşı barış mesajları verildi.
Van Emek ve Demokrasi Platformu öncülüğünde, Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK), DİSK’e bağlı Genel-İş Van Şubesi, EMEP, CHP, HDP, TKP, DBP, İHD, TMMOB, Van-Hakkari Tabip Odası, Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP), STAR Kadın Derneği, ÇEVDER, gibi siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcilerin katılımıyla 1 mayıs mitingi kutlandı. Flama, döviz, afiş ve sembolleriyle, sloganlar eşliğinde Musa Anter Barış parkına yapılan miting renkli görüntülere sahne oldu. Miting alanına ilk olarak giren gazeteciler
‘Kedkarên Çapemeniyê, Li Dijî Kedxwarîye Qedexe û Sansurê, Bijî 1’e Gulanê’ (Sansüre ve Yasaklamalara Karşı Yaşasın 1 Mayıs’ pankartı taşındı. Ardından diğer STK’lar sloganlar eşliğinde alana yürüdü.
‘Gezi davası delillere değil talimatlara göre hareket ediyor’
Miting de ilk olarak konuşan DİSK’e bağlı Genel-İş Van Şube Başkanı Ömer Tekin, ekonomik kriz işsizlik pandemiyle birlikte yaşamın her gün daha zorlaştığını belirtti. Tekin” Bu düzen böyle gitmez. Bu düzen bizi tehdit ediyor. Bu düzen kamu emekçileri mimarları, hekimleri, avukatları, akademisyenleri, gençleri, kadınları emeklileri ezdikçe eziyor. Bu çarpan düzeni bankalarını, kasalarını dolduran bir düzendir. Bu halk ekmeğe insanca bir huzura aç. Bu düzen adaletsizliği büyütüyor. Baskı şiddet sansür ile baskılamak tehdit etmek isteniyor” diyen Tekin son olarak Gezi davasını hatırlatarak “Gezi davasında dahi delillere değil talimatlara göre hareket ediyor. Demokratik hak olarak tek hakkımız olan seçim ve seçimlere dahi el uzatılıyor.” diye konuştu.
‘1 Mayıs Şenyaşar ailesine atfedildi’
Ardından Eğitim-Sen Merkez Yöneticisi Arzu Nur Şimşek konuştu. Şimşek, 2022 yılının 1 Mayıs’ını Şenyaşar ailesine atfettiklerini belirterek konuşmasına başladı. İktidarın savaş politikasından derhal vazgeçmesi gerektiğini söyleyen Şimşek, “Saray rejiminin kendi bekasını savaş politikalarında garantiye alma çabası, son yıllarda tanık olduğumuz acizce ve insafsızca bir iktidar yöntemidir. Her geçen gün halk desteğini kaybeden AKP-MHP iktidarı bir kez daha savaş ipine sarılmaktadır. Savaş, Türkiye halklarının demokratik geleceklerinin yararına değildir. Saray rejiminin kalıcılaştırmak için HDP’yi kapatma istiyor. İktidar bu nedenle seçim stratejisini tamamen savaş üzerine kurmuştur” dedi. KESK MYK Üyesi Şenol Köksal, savaşların alevlerinin en çok emekçileri yaktığını söyleyerek, “Kürt sorunu çözümsüz kılınarak rant elde edilmek ve iktidarlarını kalıcı kılmak istiyorlar. İktidar ötekilerin tümünü hedef haline getirip yok sayıyorlar. İktidar karanlık bir geleceğin parçalarını düşüyor. Savaş, sömürü, açlık ve diğer tüm sorunların temel kaynağı emperyalizmdir. Bu bozuk düzen böyle gitmez. Tek adam rejimin gitmesi mutlu bir azınlık dışında herkesin ortak talebidir. Demokrasi ve laikliğin hakim olduğu bir dünyayı birleşerek yaratacağız. Başta Kürt sorunu olmak üzere tüm sorunların çözüldüğü, cezaevleri yerine okulların yapıldığı, kadına yönelik şiddet ve tecavüzün son bulduğu bir düzen istiyoruz. Bu düzeni birleşerek değiştireceğiz. Bu ülkeyi yeniden inşa etme gücümüz var” diye konuştu.
Şimşek’in ardından sanatçı Pınar Aydınlar sahnede şarkılarını seslendirdi. Binlerce kişi söylenen şarkıların eşliğinde halaya durdu.
‘Bu düzen bizi parçalayarak ayakta durmaya çalışıyor’
Müzik dinletisinden sonra HDP Van Milletvekili Sezai Temelli, konuştu. Bu günün, Kadınların emekçilerin yan yana gelme günü olduğunu söyleyen Temelli, “Birlik olmazsak bu düzen bizi parçalamayla ayakta durmaya devam edecek. Bu birliğin karşısında bu günahın vebalin günahı boyunlarına. Onlardan da hesap soracağız. Eşitlik için bu karanlık düzeni hep birlikte çözeceği. Bu gün kadınlar yoksul çocuklar yoksul beslenemiyor çocuklarımız açlar emekçiler yoksul 3 kuruşa mahkum ediliyorlar. Bunun sebebi saray düzenidir. Bizim hakkımızla çaldıklarınızdır yediğiniz her lokmanın hesabını sizden soracağız. Müteahhitlerinizle yol yaparak hakkımızı yiyiyorsunuz. Hakkımızı burnunuzdan fitil fitil getireceğiz.” dedi.
‘Zulmü görmeyenler adaletten söz etmesin’
Bu düzen sömürü ve savaş düzeni olduğunu belirten Temelli şu sözlere yer verdi. “En çok Kürtlerin emeği sömürülüyor. Neden çünkü kimliğinden dolayı. Bu halk hakkını kimsenin ayaklarının altına sermez bu düzen savaş düzenidir. Şiddet düzenidir bu iktidar bekadan bahsediyor. Bu iktidar yıkılacak kendi bekamızı hep birlikte inşa edeceğiz. Nevruzda olduğu gibi 1 Mayısta ta yan yana gelerek mücadelesini yükseltiyor. Bu sömürü bu talan bu karanlık savaştan besleniyor. Geleceği hep birlikte inşa edeceğiz. Bu zulmü göremeyenler bize adaletten bahsetmesin savaş yoksulluktur zulümdür bunun sonlandırmanın yolu birlik olmaktır. Faşizme karşı yan yana gelelim. Barış istiyorsak bunu anca biz var edebiliriz bu düzenden beslenenler ayakta tutma çalışanlar bilin ki köhle rejiminiz çürümüştür. Barışın özgürlüğün mücadelesini verenler çare biziz çözüm biziz. Bizim bir yolumuz var. Yolu olmayanlar yoldan sapanlar ne kadar zulüm dayatsalar da eninde sonunda yıkılacaklar bu rejimi değiştirmek zorundalar. Kapitalizme karşı radikal demokrasi mücadelemizle geleceği biz inşa edeceğiz. Savaşa hayır barış için yan yana gelerek kazanacağız.”
‘Barışın gelmesi İmralı’dan geçiyor’
Orta doğuya barışın gelmesi için demokrasinin inşa edilmesi için bu yolun İmralıdan geçtiğini söyleyen Temelli son olarak “Sayın Öcalan’ın özgürlüğünü hep birlikte sağlayacağız. Hukuksuzluğa son vermek, barış için bir arada yaşamak, siyaset özgür olsun diye gençlerin bir umudu olsun diye. Cezaevlerinde tutsak varsa hasta tutsaklar bu acımazsız düzende hala tutsaksa bunu nedeni işte bu tehdittir. Bu düşmanca düzen savaşla son bulmaz. Bunu bildikleri için bütün ülkeyi tehdit ediyorlar. Bu bariyerlerde dahi şu an biz tehdide mahkum ediyorsa bizler hep birlikte bir huhuk devletinde yaşamak istiyorsak inancımızla ayrımcılığa uğramayan kimliğimizle yaşam istiyorsak, bütün haksızlıklara karşı yan yana olmalıyız. Şimdi hep birlikte bu faşist düzeni yıkma zamanı onların kolları tüfekler varsa sizin de onarca yıldır gelen mücadeleniz başarınız var.” diye belirtti.
Etkinlik sanatçı Kadir Çat’ın şarkılarıyla Sona erdi.