Maraş merkezli depremden etkilenen illerden Adıyaman’da gönüllü olarak çalışan depremzede Mahmut Öksüz, çalışmaların yetersiz olduğunu belirterek, 4 dönem AKP’ye oy verdiği için depremde yaşamını yitirenlerden özür diledi.
Maraş merkezli depremlerden en çok etkilenen illerden biri olan Adıyaman merkezde binlerce kişi yaşamını yitirirken binlerce kişi de yaralandı. Arama kurtarma çalışmaların yetersiz olmasından kaynaklı neredeyse her ilden deprem bölgelerine gönüllü olarak yurttaşlar çalışmaya gitti. Aynı zamanda depremzedelerin kendisi de kendi illerinde eş dostunu kurtarma çalışmaları yürütmeye devam ediyor. Bunlardan biride 4 çocuk babası ve çiftçi olan Mahmut Öksüz. Telefon üzerinden ulaştığımız evi ağır hasar gören Öksüz yaşadıklarını ve Adıyaman’da son durum üzene bilgi paylaştı.
‘Devlet yok biz bizeyiz’
Enkazdan arkadaşının cansız bedenini çıkarttığını belirten Öksüz, ilk gün yetersiz yapılan çalışmalara tepki gösterdi. Öksüz yaşananları şekilde dile getirdi: “Burada hayvan bile olsa kıyılmaz bu şekilde davranılmaması lazım. Ölüye saygı duymak lazım. İnsanlarımız kepçeyle kaldırılıp hafriyata atılıyor. Ben gönüllü olarak yağmur-çamur dinlemeden kazma kürekle çalıştım. İnsanları çıkartmaya çalıştık. 3 gün boyunca biz bizeydik. O ana kadar yetkililer gelmiş olsaydı yüzlerce insan kurtulabilirdi. Biz şu ana kadar bu devlete çok güveniyorduk askerliğini yaptık, vergisini ödedik. Ama biz burada anladık ki aslında bizim devletimiz yokmuş biz bizeymişiz. Devlet diye bir şey olsaydı deprem bölgelerine hemen bir şekilde ekip yardım gönderilirdi ancak hiç bir şey yapılmadı. Bizi bize bıraktılar.”
‘Şu anda gösteri yapıyorlar neye yarar’
Adıyaman’da arama kurtarma çalışmalarının sona erdiğini iddia eden Öksüz, “Şu anda hafriyatla uğraşıyorlar. Yolları açmaya çalışıyorlar. Gösteri yapıyorlar. Ama artık neye yarar bunca insan öldükten sonra. Adıyaman’ı sıfırdan inşa etse neye yarar. Dostumu kepçenin ağzından aldım. Kepçeyle adamı patlatmışlardı. Bugün depremin 8’nci günü ama biz hala dışarıda yatıyoruz. Yaklaşık 10 aile hala dışarıda yatıyoruz. Bizlere ‘Evlere girmeyin’ deniliyor e ne yapalım evlere girmezsek 1-3-5 yaşlarında çocuklar var bunlarda soğuktan ölecek. Çadırlar çok yetersiz. Çocuklar gerekli ihtiyaçlar için isim yazdırdılar ancak hala bir şey yok. Yeterli barınma ve ihtiyaçlar karşılanmadı. Barındırma sıfır” diye belirtti.
‘STK’lar ve gönüllü halkın yardımları sadece vardı’
Çok sayıda akrabasını depremde yitirdiğini söyleyen Öksüz, “Çoğu insanımızı kendi ellerimizle çıkarttık. Erken müdahale edilseydi çok insan kurtarabilirdik. Dışarıda çok fazla tanıdığım vardı. ‘Adıyaman’dan çık’ diyen yakınlarım vardı ama kendi memleketimde ölmek istiyorum. Biz burada doğduk akrabalarımız herkes burada. Gitmeyi düşünmüyorum. Bize ihtiyacı olan insanlar var. Ondan kaynaklı bırakmak istemiyorum. STK’lardan başka kimsenin yardımlarını göremedik. Özellikle Mardin, Midyat, Bingöl, Ağrı, Şırnak, Urfa, Patnos, Van bu insanlardan Allah razı olsun. Urfa’dan vatandaşlar bize Toros araçlarıyla çorba getirdiler. Ellerinden geldikçe ekmek, su getirdiler. Bu insanlar olmasaydı bizim halimiz ne olacaktı. Biz bunu burada çok iyi anladık ki halkın halktan başka kimsesi yok. Devlet diye bir şey kalmamış” diyerek tepkisini dile getirdi.
‘Burada can söz konusu, ekip düşmüş hırsızların peşine’
Bütün Adıyaman’ın merkezini neredeyse gezdiğini ancak hiçbir polis, asker göremediğini söyleyen Öksüz, medyada gündeme gelen ‘hırsızlık’ olaylarındaki işkenceye de tepki gösterdi. Öksüz, “4’ncü günü asker, polis ekibi geziyor ve hırsızlık peşindeler. Burada ‘yağmalama’ diye bir şeyle karşılaşmadım gelmişse de dışarıdan gelmiştir. Yoksa kendileri mi bir şeyler yarattı bilinmiyor. 4’ncü günde hırsızların peşine düştüler sen hırsızı yakalarsan ne olur yakalamazsan ne olur? Biz burada canımızın derdindeyiz. Burada can söz konusu. Ya sen devlet memurusun sen polissin askersin binlerce insan evlerin altında ölmüş. Onlar düşmüş hırsızların peşinde.”
‘AKP’yi bu kadar büyütmeseydik bunlar başımıza gelmezdi’
Öksüz can yakıcı sözleriyle konuşmasını şu sözlerle sonlandırıyor: “Kardeşlerim, eşleri ve çocukları da bizimle kalıyor şu anda. Çocuklar soğuktan ölmesin diye bir an önce ısınma yeri ayarlanması gerekiyor. Başka bir şey istemiyoruz. Evimiz ağır hasar gördü. Dışarıya naylonla bir yer yapmışım orda kalıyoruz. Başka şansımız yok. Tek isteğimiz bir çadırın gelmesi. AKP’ye 4 dönem boyunca oy verdiğim için tüm yaşamını yitirenlerden özür diliyorum. Belki de AKP’yi büyütmeseydik bunlar başımıza gelmezdi.”
Serhat News
