Van Demokrasi Platformu, KHK’lerle ihraç edilenler için yaptığı basın açıklamasında taleplerini sıralayarak, “Baskılara, kuşatmalara karşı dimdik ayakta kalmaya ve mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.
KESK Van Şubeler Platformu, Van-Hakkari Tabip Odası, DİSK GENEL-İŞ Van Şubesi, TMMOB Van İl Koordinasyon Kurulu İHD Van Şubesi ve Van Barosu’ndan oluşan Van Demokrasi Platformu, sendika binası önünde bir araya gelerek açıklama yaptı. Açıklamada “KHK’ler iptal edilsin! KHK ve Kayyum rejimine son” pankartı açıldı. Basın açıklaması KESK Şubeler platformu adına Haber-Sen Şube Başkanı Hamit Aker tarafından yapıldı. Aker, mevcut siyasal iktidar politikaları ile tüm halkın ihtiyacı olan adalet, demokrasi, barış ve ekonomiyi güçlendirmeye yönelik hiç bir adım atmadığını ve politika üretmediğine dikkat çekti.
‘Hukuksuz uygulamalarla bizleri sindirmeye çalışıyorlar’
İktidarın haksızlık, hukuksuzluk ve adaletsizlik düzenine dönüşen yönetimlerini devam ettirmeye yönelik uygulamalarla ayakta durmaya çalıştığını ifade eden Aker, emekçilerin, sendikaların, meslek odalarının, demokratik kitle örgütlerinin üzerinde baskılarını artırmaya devam ettiğinin altını çizdi. Aker, “Bizleri, aydınlıktan, demokrasiden, emekten, adaletten, hak ve özgürlüklerden, vazgeçirip kendilerine dokunmayan eleştirmeyen, sorgulamayan bir toplum yaratmayı amaçlamaktadırlar. 2016 Temmuz Darbe girişiminden bu yana, ülkede düşünce ve ifade özgürlüğü kıskaca alınmış muhalif en küçük sese tahammül edemez olmuşlardır. Nitekim her demokratik talep karşısında KHK uygulamalarını bir araç gibi kullanarak emekçileri, gençleri, kadınları bir bütün olarak bütün toplumsal dinamikleri baskı altına almaya, haksız hukuksuz uygulamalarla sindirmeye çalışmaktadırlar” dedi.
‘KHK ihraçlarının adaletle açıklanacak bir yanı yoktur’
15 Temmuz darbe girişimi üzerindeki sis perdesinin yeterince dağılmadığını ifade eden Aker, ancak darbe girişiminin bir lütuf olarak görülerek hayata geçirilen 20 Temmuz sivil darbesinin neyi amaçladığı aradan geçen süre içinde tümüyle netleştiğini söyledi. Aker, sivil darbe uygulamalarıyla OHAL döneminde bile askıya alınamayacak olan temel hak ve özgürlüklerin çiğnendiğini ve darbe girişiminin her tür anti demokratik uygulamanın gerekçesi haline getirildiğini aktardı. Aker, “Bunların başında da haksız ve hukuksuz ihraçlar gelmektedir. Herkesin çok iyi bildiği gibi, hukuken somut delillere, yargı kararlarına, mevzuata uygun yürütülen idari soruşturmalara dayanmayan tüm kararlar yasa dışıdır. Kamuda yaşanan ihraçların niteliğine, kararların alınış şekline, ihraç edilenlere ‘savunma hakkı’ bile tanınmamasına bakıldığında KHK ihraçlarının hukukla, adaletle açıklanacak hiçbir yanı yoktur” diye belirtti.
‘KHK’lerle binlerce kamu personeli ihraç edildi’
KHK’ler ile binlerce kamu görevlisinin ihraç edildiğini anımsatan Aker, “Yüzlerce vakıf, dernek, sendika ve konfederasyon gibi sivil toplum kuruluşu kapatıldı, halkın iradesi ile belirlenen kamu yöneticilerine kayyumlar atandı, yüzbinlerce kişinin pasaportuna tahdit konularak seyahat özgürlüğü engellendi. İhraç edilen kamu görevlileri ile beraber kamusal kalite düşürülmüş, liyakatten uzak tamamen parti tercihlerine indirgenmiş bir istihdam yolu yaratılmıştır. Kamu hizmeti üretemez hale gelen kurumlar 6 Şubat Maraş merkezli depremlerde iyice anlaşılmıştır. Depremin hemen ardından organize olamayan, hizmet üretemeyen ve bu şekilde deprem bölgesine günlerce müdahale edemeyen, ne yapacağını bilemeyen, bir felakette bile siyasi ve kişisel rant peşine düşen bir yönetim anlayışı ile karşı karşıya kalındığı açıkça görülmüştür” diye belirtti.
‘Mücadeleye devam edeceğiz’
İktidarın sivil toplum alanını, kendi belirlediği sınırlar içerisinde hareket etmeye çalıştığını söyleyen Aker, “Büyük bir yanılgı içerisinde olduğunu belirtiyoruz. Bizlerin tarihimizden aldığımız mirasın sorumluluğu, bilinci ve kararlılığıyla yürüdüğümüzü bir kez daha haykırıyoruz. Önümüze çıkarılan tüm engellere, baskılara, kuşatmalara karşı dimdik ayakta kalmaya ve mücadele etmeye devam edeceğiz” diye vurguladı.
Aker açıklamanın ardından taleplerini şu şekilde sıraladı:
“* Güvenceli iş, güvenli gelecek talebimizden vazgeçmiyoruz!
* Örgütlenme özgürlüğü hakkımızdan vazgeçmiyoruz!
* Barış içinde yaşama talebimizden vazgeçmiyoruz!
* Herkes için ulaşılabilir, demokratik, sosyal, özgürlükçü, katılımcı yerel yönetim talebimizden vazgeçmiyoruz!
* Şiddetsiz bir yaşam, eşitlik, özgürlük, adalet, demokrasi, barış, mücadelemizden vazgeçmiyoruz!”
Serhat News