Onursal başkanının 6 yaşındaki kızını evlendirmesine ilişkin açıklama yapan Hiranur Vakfı, olayın aile içinde bir vaka olduğunu savundu. Vakıf açıklamasında ‘hukuk sistemine’ güvendiğine dikkat çekti.
Hiranur Vakfı onursal başkanının 6 yaşındaki kızını evlendirmesi ve istismarına yol açmasıyla ilgili vakıftan açıklama geldi. Vakıftan yapılan açıklamada olayın aile içi bir vaka olduğu ve hukuk sistemine güvenildiği belirtildi. Açıklamada Yusuf Ziya Gümüşel’in isminin geçtiği metinlerin siteden neden çıkarıldığına ise değinilmedi.
Birgün’den Mustafa Kömüş’ün haberine göre, vakfın açıklaması şöyle: “BirGün gazetesinde vakfımızın ismi zikredilerek verilen haberin içeriğinde yer alan ve mahkemelere intikal etmiş konu ile kurumsal olarak hiçbir ilgimiz bulunmamaktadır. Süreci devam eden bir davanın iddianamesinde yer alan suçlamalar dava sonuçlanmadan sadece iddiadan ibarettir. Vakıf yönetimi olarak dava sürecini takip edeceğiz. Hukuk sistemimize güveniyoruz ve mahkemenin en doğru kararı vereceğine inanıyoruz. Bir aile içerisinde yaşandığı iddia edilen ve mahkemeye intikal etmiş dava üzerinden bir kurumu karalamaya çalışmak ve İslami hassasiyetleri olan bütün insanları yaftalama niyetinde olmak en hafif tabirle kötü niyettir. Hiranur Vakfı olarak hiçbir kötü niyetin parçası olmayacağız ve Allah’ın izniyle faaliyetlerimize aynı inanç ve azimle devam edeceğiz.”
Ne olmuştu?
İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G. babasının kendisini 6 yaşındayken imam nikahıyla ‘evlendirdiğini’, çocukluğu boyunca her gün cinsel istismara uğradığını aktararak şikâyetçi olmuştu. 6 yaşındayken 29 yaşındaki bir müritle imam nikahı kıyılan H.K.G. ifadesinde cinsel istismarın kendisine bir ‘oyun’ gibi gösterildiğini anlatmıştı.
Geçtiğimiz günlerde gazeteci Timur Soykan BirGün’de yayınlanan ‘Karanlık dünya bir çocuğu yuttu: Tarikat karanlığında henüz 6 yaşında…’ başlıklı köşe yazısında yaşananları teşhir etti.
Köşe yazısında şu ifadeler yer aldı:
“Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G. 1998’de İstanbul Fatih’te doğdu. Tarikatın şeyhi Mahmut Ustaosmanoğlu, onun kaderini çizmişti. Kız çocukları okuyamazdı, saçları görünmezdi. Onun başı kapatılırken akranı erkek çocuklarının başına beyaz takke konulmuştu.
İddianameye göre:
Babası tarikatı yaymak için İstanbul Çengelköy’deki Hz. Hamza Cami Medresesi’ne gönderildi. Çengelköy’de müritlerin oturduğu bir apartmanda yaşıyorlardı. Karşı dairede tarikat mensuplarından Kadir İstekli vardı ve 29 yaşındaydı.
Henüz 6 yaşındayken H.K.G’ye gelinliğe benzeyen beyaz bir kıyafet giydirdiler, Kadir’i gösterip ‘O artık senin kocan’ dediler. Kadir onu bir fotoğraf stüdyosuna götürdü. Birlikte fotoğraf makinesine bakarken küçük kız evcilik oynadıklarını sanıyordu.
Düğünden 4 ay sonra, 17 Ağustos 2012 günü , annesi Fatma Gümüşel hastaneye götürdü. Adetlerinde düzensizlik vardı. Doktor çocuğa istismarı hemen anladı ve polise haber verdi. Savcılık soruşturma başlattı.
’17 yaşındayım kendi isteğimle evlendim’
H.K.G. ifadesinde ona öğretilenleri söyledi. ’17 yaşındayım, kendi isteğimle evlendim’ dedi. Annesi Fatma Gümüşel de ezberlediği cümleleri tekrarlıyordu. Belli ki tarikat, devlet içindeki bağlantılarıyla olayı kapatmak için hamleler yaptı. Soruşturmada ilk olarak H.K.G.’nin doğum raporunun istenmesi gerekiyordu ama savcılık çok garip biçimde bunu talep etmedi. H.K.G.’yi kemik yaşının tespiti için Haydarpaşa Numune Hastanesi’ne sevk ettiler. Tarikat orada hazırlıklarını yapmıştı. Küçük çocuk hastaneye götürülürken yanında babasının başkanı olduğu Hiranur Vakfı’nda çalışan Mehmet Emin Marangoz vardı. Kadir de oradaydı. H.K.G.’nin yerine kemik testine 21 yaşındaki bir kadını soktular. Hastaneden ayrılırken H.K.G., Kadir’in, Mehmet Emin Marangoz’a kızdığını duydu. Kadir ‘Kızın yaşı 18 olsa yeterdi, daha büyük birini niye getirdiniz…’ diyordu.
4 ay sonra 10 Aralık 2012’de kemik yaşı raporu çıktı. 17 yaşında olduğunu beyan eden H.K.G.’nin yaşı raporda 21 görünüyordu. Buna karşın akıl almaz şekilde kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi. Acaba bu dosyanın kapatılması için kimler devreye girdi? Kimlerin desteğiyle tarikatın içindeki çocuk tecavüze mahkum bırakıldı? İsmailağa Cemaati’ni sık sık ziyaret eden siyasilerin bunda payı var mıydı?
Bu kez savcılık H.K.G.’nin doğum kaydını Sapanca Nüfus Müdürlüğü’nden istedi. 1998 doğumluydu, üstelik İstanbul’daki Fatih Özel Hastanesi’nde dünyaya gelmişti. Yani H.K.G.’nin ifadeleri doğrulandı. 2012’de doktorun ihbarıyla başlayan soruşturma sırasında sadece 14 yaşındaydı ve evlendirilmişti. O soruşturmada annesi, H.K.G.’nin 17 yaşında olduğunu söylemiş, kemik testinde yerine başkası girdiği için 21 yaşında olduğuna dair rapor düzenlenmişti. Savcılık bu sahtecilikle ilgili suç duyurusunda bulundu.
Ailesinden şikayetçi olarak evi terk etti
H.K.G. işkence dolu yıllar sonunda ailesinden de şikayetçi olarak evi terk etti. Tecavüzcüden boşandı ve adalet istiyor.
Ancak bütün delillere karşın iki yıl boyunca şikayetiyle ilgili dava açılmadı. Ne tecavüzcü ne de annesi ile babası tutuklandı. Nihayet 30 Ekim 2022’de İstanbul Anadolu Başsavcılığı’nın iddianamesi tamamlandı. Savcı iddianamede H.K.G.’nin anne ve babasının tecavüze göz yumduğunu anlattı. İddianamede Kadir İstekli, tarikat lideri baba Yusuf Ziya Gümüşel ile anne Fatma Gümüşel’in zincirleme şekilde çocuğun cinsel istismarı suçunu işlediklerini belirtildi. Üç sanığın en az 27’şer yıl hapisle cezalandırılmaları istendi. Ayrıca savcı, Kadir İstekli için cinsel saldırı suçundan da ceza talep etti.
2012’de henüz 14 yaşındayken H.K.G. kurtarılabilirdi. Ama gizli eller ilk soruşturmayı örttü. H.K.G. şimdi İstanbul’a uzak bir kentte kendine yeni bir hayat kurmaya çalışıyor.”
Serhat News