“O HAL’de Gazetecilik” belgeseliyle 1990’larda gazetecilik ve gazetecilere yönelik baskılara dikkat çekiliyor. Belgeselin çekimlerinin yapıldığı sırada Kürt gazeteciler gözaltına alınıp tutuklandı. Belgeselin yönetmeni Roni Nasır Kaya, gazetecilik ve gazeteciler açısından değişen çok şey olmadığını belirterek, “Her ne olursa olsun bütün olup bitenlere karşı ısrarla o halde gazetecilik yapmaya devam edelim” dedi.
Diyarbakır, Van, Yüksekova ve Iğdır’da mesleklerini sürdüren 7 gazeteciyle Mayıs-Haziran aylarında yaptığı söyleşilerle ‘90’lı yıllarda ve OHAL döneminde gazetecilik mesleğinin nasıl yürütüldüğünü, neler yaşadıklarını, nelerle karşılaştıklarını soran gazeteci yazar Roni Nasır Kaya, çalışmasını “O OHAL’de Gazetecilik” adıyla belgesele taşıdı. ‘90’lı yıllar ile günümüzdeki şartları da karşılaştırdığı belgesel, aynı zamanda kitap olarak da yayımlanacak. Evrensel’den Şerif Karataş, Roni Nasır Kaya ile görüştü.
Kaya, belgeseli çekme fikrini şöyle açıkladı: “2000’li yıllarda Dicle Haber Ajansının (DİHA) Van Bürosunda gazeteciliğe başladım. Başladığım dönem birçok yönüyle öncesinin devamı olunca sürece de hızlı giriyorsun haliyle. ‘90’ların o karanlık dönemini yaşayan meslektaşlarımızın anıları ve tanıklıkları; gazeteciliğe hızlı girişim demekti. Anlatılanlar bazen trajikomik gelse de aslında gazetecilik mesleğinin zorluklarıydı. Gazeteciliği sürdürüp sürdürmeme bir süreç olarak önümde duruyordu. Ancak anlatılanların gerçekliği; vicdani bir görev gibi dikiliyordu karşıma. Bunlar bir şekilde mutlaka yazılmalı, kayıt altına alınmalıydı. Tabii bu ilk başlarda düşünce olarak gelişse de zamanla pekişti.”
15 Temmuz’dan sonra gazetecilik…
15 Temmuz darbe girişiminden sonra gazeteciliğin bambaşka bir evreye geçtiğini söyleyen Kaya, “Gazeteciler mesleklerini sürdüremez oldu. Birçok gazete, ajans, televizyon kapatıldı. Yüzlerce meslektaşımız cezaevine konuldu. Yüzlercesi işsiz kaldı. Bütün bu olup bitenleri göz önünde bulundurduğumuzda tam da bu süreçte hem geçmişi irdelemek hem de bugünü yeniden gözden geçirmek için bu belgesel projesi ortaya çıktı. Aslında kendisini dayattı desem daha doğru bir cümle kurmuş olurum. Yaşananları, yaşayanlarından dinleme projesi yaklaşık altı ay gibi bir süre içerisinde ortak emeğin ürünü olarak oluştu” ifadelerini kullandı.
Belgeselin adıyla ilgili de Kaya, “Adını O HAL’de Gazetecilik koyduk çünkü hem OHAL dönemine dikkat çekmek hem de bütün olup bitenlere rağmen gazetecilikte ısrar etmek gerektiğine inanıyorum. Her ne olursa olsun bütün olup bitenlere karşı ısrarla o halde gazetecilik yapmaya devam edelim” dedi.
Belgeselde ‘90’lı yıllardan günümüze özellikle Kürt bölgesinde gazeteciliğin mercek altına aldığını belirten Kaya, “Olağanüstü halin en katı kurallarında gazetecilik mesleği nasıl icra ediliyordu’, ‘Habere nasıl ulaşılıyordu’, ‘Sansür neye göre uygulanıyordu’ gibi daha birçok soruya cevap aradık. Yine 2000’li yıllarda Türkiye-AB üyelik sürecinin gözle görülür şekilde olumlu ilerlediği o dönemin, bölgede gazeteciliğe nasıl yansıdığına eğildik. Son olarak günümüzde gazeteciliğin özellikle 15 Temmuz’dan sonra nasıl yapılamaz hale geldiğini, yaşanan zorlukları işledik” şeklinde konuştu.
Belgeselde konuşan gazetecilerin çoğunun ‘90’lardan günümüze kadar gazetecilik mesleğinin içinde olanlar olduğunu belirten Kaya, “Diyarbakır’da Veysi Polat, Faruk Balıkçı, Van’da Adil Harmancı, Hakkâri Yüksekova’da Necip Çapraz, Iğdır’da Murat Akkuş ve son yıllarda sık sık hakkında davalar açılan Oktay Candemir katılan isimlerden. Candemir, hakkında açılan trajikomik olayların davalarını da anlattı. Yine her gün tutuklanmayla karşı karşıya kalan Kürt gazetecilerin durumunu Roza Metina’dan dinledik” dedi.
Görüşmek istediği gazeteciler tutuklandı
Belgeselin çekimlerine başlamadan önce görüşmek istediği Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eş Başkanı Serdar Altan’ın tutuklandığını söyleyen Kaya, “Çalışmaya başladığım anda görüşmek için DFG’nin Eş Başkanı Dicle Müftüoğlu’yla randevulaştık ancak henüz Diyarbakır’a hareket etmemiştim ki Dicle de tutuklandı. Tek temennimiz tutuklu bulunan bütün gazetecilerin bir an evvel özgürlüklerine kavuşmaları, mesleklerine kaldıkları yerden devam edebilmeleridir. Üzülerek belirtmek isterim ki bugünün gazeteciliği, ‘90’lı yıllarda yapılan gazeteciliğin de gerisine düşmüş. Meslektaşlarımızın anlatımlarına bakıldığında; ‘90’lı yıllardaki gibi sokakta gazeteciler öldürülmüyor fakat sürekli gözaltına alınma, cezaevine atılma endişesi artık gazeteciliği yapılamaz duruma getirmiş” ifadelerini kullandı.
Kitap da çıkacak
Belgesel için Van, Diyarbakır ve İstanbul’da tanıtım etkinliği düzenlemek istediğini de söyleyen Kaya, “Meslek dayanışmasının ne kadar elzem olduğunu pekiştirmeye çalışmak… Daha sonra sosyal medya mecralarında izlenirliğini sağlamak istiyorum” dedi. Belgesel için görüşme yaptığı gazetecilerin anlatımlarını kitap haline getirdiğini de anlatan Kaya, kitabın önsöz yazısının Evrensel Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat tarafından yazıldığı bilgisini verdi.
Kaya, “Anlatılan her şeyi belgesele alamıyorsunuz ama kitapta hepsini bir araya getirmek mümkün, bu bana cazip geldi” dedi.
Serhat News
[…] Fragmanları Belgesel dizisinin yönetmeni Arşad Narçin, Van halkının, Van Gölü ile olan ilişkisini ele aldıkları […]