Kaybolduktan 18 gün sonra cansız bedenine ulaşılan Rojin Kabaiş’in davasını aralarında Van Barosu Yönetim Kurulu ve Van Barosu Kadın Hakları Merkezi üyesi avukatlar takip edecek. Dosya üzerinde bulunan gizlilik kararının kaldırılması için yapılan itirazın üzerinden 25 gün geçmesine rağmen halen olumlu bir yanıt alınmadığı açıklandı.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Çocuk Gelişimi 1.sınıf öğrencisi Rojin Kabaiş yurtta yediği yemek sonrasında sahile gitmek için yola çıktı ve bir daha da kendisinden haber alınamadı. Sonrasında Rojin’e ilişkin kimi özel eşyalar sahilde bulunurken, 18 gün sonra da Rojin’in cansız bedenine ulaşıldı.
Rojin’in aniden ortadan kaybolması ve sonrasında cansız bedeninin onlarca kilometre ötede, Molla Kasım Sahilinde bulunmasına yönelik sis perdesi bir türlü aralanamadı.
Otopsi raporu aileye verilmemişti
Rojin’e ait otopsi raporunun aileye dahi verilmemesi ve gizlilik kararı çerçevesinde ele alınmasına rağmen hemen sonrasında raporun basında yer alması olayı daha da kuşkulu hale getirirken, Rojin’in ailesi yaptığı açıklamada kızlarının intihar etmediğini, intihar edebilecek bir nedeninin de bulunmadığını ifade eden açıklamalarda bulundu.
Bu gün Van’a gelen Rojin’in annesi ve babası Van Barosu’nda bir açıklama yaptılar. Dosyanın genel kapsamı ve yaşanan gelişmelere ilişkin Van Barosu Başkanı Sinan Özaraz kısa bir açıklama yaptı. Özaraz’ın yaptığı açıklama sonrasında aile adına baba Nizamettin Kabaiş de bir açıklama yaptı. Sonrasında Van Barosu Kadın Hakları Merkezi adına Avukat Zeynep Demir hazırlanan basın metnini okudu.
Demir yaptığı açıklamada, Rojin’in babası Nizamettin Kabaiş tarafından Van Barosu başkanlığı adına Av. Sinan Özaraz’a çıkarılan vekaletnamede verilen yetki üzerine Kadın Hakları Merkezi’nde görev alan avukatların yetki belgesiyle dosyaya dahil olduğunu aktararak, “Rojin Kabaiş dosyası halihazırda içinde baro yönetim kurulu ve Van Barosu Kadın Hakları Merkezi üyesi avukatların bulunduğu çalışma grubu tarafından titizlikle takip edilmektedir” açıklamasını yaptı.
‘Dosya üzerinde bulunan gizlilik kararına itiraz edildi ancak yanıt alınamamış’
Demir konu kapsamında şu açıklamalarda bulundu:
“Dosya hakkında verilen gizlilik kararına yasal süresi içinde savcılığa itiraz edilmiştir. Ancak itirazımızın üzerinden 25 günden uzun süre geçmiş olmasına rağmen dosya, karar verilmek üzere ilgili merciiye gönderilmemiştir.
ATK raporu dosya takip yetkisi bulunan Kadın Hakları Merkezi üyesi avukatlar tarafından teslim alınmıştır. CMK’nın 153. Maddesi uyarınca kısıtlılık kararı olsa dahi bilirkişi raporları adı belirtilen kişiler ile paylaşılabilir ise de bu raporların kamuoyu ile paylaşılması dosyada bulunan kısıtlılık kararını ihlal edeceğinden raporun tamamını kamuoyu ile paylaşmamız mümkün olmamaktadır. Ancak raporun bir örneği aileyle paylaşılmış olup, aileye ayrıntılı açıklama da yapılmıştır.”
‘Boğulmanın ne şekilde meydana geldiğine ilişkin bilgiye yer verilmemiş’
Adli Tıp Kurumu(ATK) raporuna ilişkin de açıklamalarda bulunan Demir, “Raporun tespit bölümünde Rojin’in ölüm sebebi olarak suda boğulma tespit edilmiştir. Boğulmanın hangi yolla olduğu, ölümün intihar mı yoksa dışarıdan yapılan bir müdahaleyle mi olduğu, yine boğulmanın Van Gölü’nde mi olduğu yoksa göl dışında bir yerde boğulduktan sonra cansız bedenin göl içerisine mi bırakıldığı bilgisi yer almamaktadır. Otopsiye katılan gözlemci hekim ile yaptığımız toplantı üzerine ATK raporunda tespit edilen eksikliklerin tamamı ile ilgili savcılıktan taleplerde bulunulmuştur. Gerekli itirazlar yapılmıştır” bilgisini paylaştı.
20 Kasım tarihinde aile ile birlikte başsavcılık ile yüz yüze görüşüldüğünü de aktaran Demir, yazılı olarak yapılan taleplerin tamamı başsavcılık makamına ilettiklerini kaydederek, “Aynı şekilde Rojin’in ailesinin dosya ile ilgili ilk elden bilgi alması ve sormak istedikleri soruların tamamının sorulması sağlanmıştır” dedi.
Demir açıklamasının sonunda şu ifadelere yer verdi:
“Başsavcılıkla yapılan görüşmede taleplerimizin bir kısmını da içeren araştırma ve incelemelerin devam ettiği tarafımıza iletilmiştir.
İlk günden itibaren belirttiğimiz üzere, Rojin’in ölümüyle ilgili değerlendirilmesi gereken tüm olasılıklar ile ilgili ayrıntılı incelemeler yapılıp dosyadaki maddi gerçeklik ortaya çıkarılmadan, yalnızca intihar etmiş olma olasılığı üzerinde durularak dosyanın takipsizlikle kapatılmasına müsaade etmeyeceğiz. Van Barosu ve Kadın Hakları Merkezi olarak dosyanın sonuna kadar takipçisi olduğumuzu, kamuoyunu düzenli aralıklarla bilgilendirmeye devam edeceğimizi, kız kardeşimiz Rojin için adalet sağlanıncaya kadar dirençle ve titizlikle mücadelemize devam edeceğimizi bildiriyoruz.”
Serhat News
