Küresel ısınmaya bağlı olarak oluşan kuraklık nedeniyle çekilmenin yaşandığı Van Gölü’nün kıyılarında görülen mikrobiyalitler, bu durumdan olumsuz etkileniyor.
Yağışların azalması ve hızlı buharlaşma nedeniyle seviyesinde düşüş yaşanan Van Gölü’nde, oluşumu binlerce yıl süren ve “su altı peribacaları” olarak nitelendirilen dikitler (mikrobiyalit) kıyılardaki birçok noktada ortaya çıktı. Erciş, Gevaş ve Edremit kıyılarında daha önce suyun altında görüntülenebilen mikrobiyalitler, kıyılardaki görüntüsüyle bilim insanlarının yanı sıra doğaseverlerin ve fotoğraf tutkunlarının dikkatini çekiyor.
Uzmanlar, 32,2 metrelik büyük bir mikrobiyalitin de bulunduğu gölde, çekilmeyle karada kalan canlı mikroorganizmaların rüzgarın aşındırması ve hava şartlarının olumsuz etkileri nedeniyle zamanla yok olacağını değerlendiriyor.
‘Göl giderek alan kaybediyor’
DSİ 17. Bölge Müdürü Ayhan Şahna, AA muhabirine, Van Gölü’nün son yıllarda kuraklıktan en çok etkilenen yerlerden biri olduğunu söyledi. Gölün giderek alan kaybettiğini vurgulayan Şahna, “Kuraklığın etkilerini sadece sulak alanlarda değil Van Gölü’nde de çok net bir şekilde görüyoruz. Şu an Van Gölü‘nde son 10 yılın ortalamasına baktığımızda 140 santimetre civarında bir düşme var. 1950’li yıllardan bu güne kadar olan salınımlara baktığımızda benzeri geçmiş yıllarda da yaşanmış. Şu anda da bu olumsuz durum devam ediyor. Kuraklıktan yağışlı bir döneme geçmeyi temenni ediyoruz. Burada su son derece kıymetli. Tarımın aktif ve ürünlerin bol olması için suyumuzu iyi kullanmamız lazım. Suyu israf etmememiz gerekir” dedi.
‘Açığa çıkanları korumak zor’
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Doktor Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş da gölde suyun çekilmesiyle birçok yeni yapının ortaya çıktığını belirtti. Van Gölü’ndeki en büyük gizemin mikrobiyalitler olduğunu vurgulayan Akkuş, “Van Gölü’nün tabanında kalsiyumca zengin tatlı su çıkışları var. Bu tatlı sular gölde karbonatça zengin sularla birikip çökelmeye başlıyor. Bu çökelmeyle dünyanın en büyük mikrobiyalitleri ortaya çıkıyor. Dünyanın farklı göllerinde de mikrobiyalitler var ama sadece birkaç metre boyunda fakat Van Gölü’ndekiler 30 metrenin üzerindeler” diye konuştu.
‘Su yükselse dahi açığa çıkanlar yeniden yaşamaz’
Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu İl Temsilcisi Serkan Ök de her yıl mikrobyalitleri görmek isteyen birçok doğaseverin gölde dalış yaptığını belirtti. Ök, “Suların ani çekilmesi mikrobiyalitlerin yok olmasına sebep oluyor. Son iki yılda ciddi bir çekilme oldu. Bu durum hem su altı yaşamı hem de gölün en büyük değeri olan bu oluşumların varlığını olumsuz etkiliyor. Açığa çıkan, güneş görenler yok oluyor ve kayaç bir yapıya dönüyor. Su tekrar yükselse bile açığa çıkanlar yeniden yaşamaz. Bu durum biz dalgıçları üzüyor” ifadelerini kullandı.
Serhat News