Van’da valilik tarafından 11 haftadır alınan iki günlük yasak kararı ile ilgili İHD Van Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Salih Coşkun, kararın hukuksuz olduğunu ve yasaklarla ilgili cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunduklarını söyledi.
11 Mayıs 2022 yılında Van Valisi olarak atanan Ozan Balcı, valilik çevresindeki bariyerleri kaldırmış fakat kentte 2016 yılından beri uygulanan ve valilik kararı ile 15 günlük süreler halinde uzatılan eylem ve etkinlik yasaklarına devam etmişti. Valilik 2022 yılında yasaklama karalarına bir süreliğine son verdi fakat 2023 yılının Ağustos ayından itibaren iki gün süreyle tekrar yasaklama kararlarını uygulamaya başladı.
Geçtiğimiz son 11 haftadır, bu yasaklar iki gün olacak şekilde devam ediyor.
‘Suç duyurusunda bulunduk’
Hafta sonuna denk gelecek şekilde alınan iki günlük yasaklarla ilgili İnsan Hakları Derneği (İHD) Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Salih Coşkun, “Valilik tarafından her hafta sonu tam da derneğimizin cumartesi anneleri/insanlarına destek amacıyla yapacağı basın açıklamasına denk gelecek şekilde almış olduğu toplantı, gösteri ve yürüyüş yapma yasağı kararı elbette insan haklarına saygı ve devletin negatif yükümlülük ilkeleri ile çelişmektedir” dedi.
Coşkun, “Devlet, anayasası, kanunları ve taraf olduğu uluslararası sözleşmelerle toplantı, yürüyüş ve gösteri yapma hakkını güvence altına almış ve keyfi muamele ve işlemlerle bu hakların kullanımının engellemeyeceğini taahhüt etmiştir; ancak Van Valiliği tarafından on bir haftadır; anayasa, kanunlar ve uluslararası sözleşmeler askıya alınıp keyfi kararlar ile toplantı, gösteri ve yürüyüş yapma hakkı engellenmektedir” diye vurguladı.
‘İHD olarak suç duyurusunda bulunacağız’
İnsan Hakları Derneği Van Şubesi olarak suç duyurusunda bulunduklarını söyleyen Coşkun, “Bu hukuksuz ve keyfi uygulamalara karşı görevini kötüye kullanan ve kararın altına imza atanlar hakkında cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunduk. Valilik, hukuk mühendisliği ile alındığı belli olan kararları çoğu hafta cuma gecesi açıklamış; iki gün olacak şekilde karar almış ve bu kararlara karşı bizlerin idari yargıda iptal davası açabilmemizin önü kesilmiştir sadece bir defa yasaklama kararı valilik tarafından perşembe günü açıklanmış ve derneğimizce bu karara karşı iptal davası açılmıştır” ifadelerini kullandı.
Valilik kararının ifade özgürlüğüne müdahale olduğunu ifade eden Coşkun, “Anayasa Mahkemesi, 16 Kasım 2022 tarihinde 2019/21721 sayılı başvuru üzerine verdiği kararda; Cumartesi Annelerine yönelik kolluk güçlerinin uyguladığı kötü muamelenin, hak ihlali olduğu yönünde karar vermiştir” dedi.
‘İHD her zaman hukuksuzluklar karşısında geri adım atmadı’
Valiliğin Anayasa Mahkemesi kararına rağmen yasaklama kararı almasının hukuksuz olduğunu belirten Coşkun, hak savunucuları olarak Anayasa Mahkemesi kararının uygulanması için gerekli yasal yollara başvurup, gösteri, toplantı ve yürüyüş yapma haklarını kullanmak için her zaman kamusal alanlarda olacaklarını söyledi. İnsan Hakları Derneği’nin her daim yasaklamaların ve hukuksuzlukların karşısında mücadele ettiğini ve geri adım atmadığını söyleyen Coşkun, alınan yasaklama kararlarına karşı, “Hukukun egemen olduğu bir düzende bu hukuksuzluklara imza atan herkesin hukuk önünde hesap vereceği günlerin inşası için mücadele ediyoruz,” dedi.
‘Birlikte mücadele edeceğiz’
Yasaklamaların uzun vadede etkileri olacağını ifade eden Coşkun, ifade özgürlüğünün toplumların medeniyet yelpazesinde bulundukları yeri değerlendirmede başvurulabilecek temel ölçütlerden biri olduğunu vurguladı. Coşkun, “Bir toplumda ifade özgürlüğü hakkı ne kadar mevcutsa diğer hak ve özgürlüklerin de en az o kadar mevcut olduğunun işareti olarak kabul edebiliriz. Bir hakkı tanırsanız diğer haklar da yavaş yavaş belirir ve gelişir, bir hakkı ihlal ederseniz diğer haklar da yavaş yavaş geriler ve tanınmaz. Sonuç olarak, bugün ifade özgürlüğüne yapılan müdahale yarın diğer tüm temel haklara yapılacak müdahalenin göstergesidir. Haklarımızdan vazgeçmiyor ve engelleyici en küçük müdahaleyi dahi kabul etmiyoruz” diye vurguladı.
Coşkun son olarak şunları ifade etti: “Valiliğin hukuksuz ve keyfi tutumlarından kurtulabilmenin ancak birlikte mücadele ile olabileceğini biliyor ve her aşamada insan hakları alanında faaliyet yürüten kurumlarla iletişim halinde olduğumuzu belirtmek istiyorum.”
Serhat News
1
