Cumhur ittifakının 2023 seçimlerinde uygulanması amacıyla hazırladığı Seçim ve Siyasi Partiler Yasası değişikliği, yapılan kısmi değişikliklerin ardından Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’ndan geçti. Seçim ve Siyasi Partiler Yasası’nda yapılan değişikliklerin ardından çok sayıda muhalif parti bu değişikliğe karşı çıkarak, seçim gibi önemli bir konuda alınan kararların diğer siyasi partilerle müzakere edilmeden alınmasının tek amacının Milliyetçi Hareket Partisi’ni (MHP) kurtarma operasyonu olduğunu yorumladı.
Peki nedir bu kısmi değişikler?
Seçim ve Siyasi Partiler Yasası’nda; yüzde 10 seviyesinde olan seçim barajının yüzde 7 seviyesine çekilmesi, il, ilçe seçim kurullarının yapısı ve ittifaka katılan siyasi partilerin milletvekili sisteminin değişmesi, Cumhurbaşkanına da seçim yasaklarından muafiyetin getirilmesi şeklinde yapılan değişiklikler, erken seçime gidilmesi durumunda uygulanamayacak.
Yapılan değişikliklerin ardından birçok muhalefet partisi bu uygulamaya karşı çıkarak, iktidara ‘oyunun kuralını değiştirme’ eleştirisinde bulundu.
Saadet Partisi (SP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Gelecek Partisi, Türkiye Komünist Partisi (TKP), Hak ve Özgürlükler Partisi (HAK-PAR), Kürdistan Sosyalist Partisi (PSK), Memleket Partisi ve Demokratik Bölgeler Partisi’nin (DBP) Van’da bulunan temsilcileri de bu değişiklikleri eleştirerek, yapılan seçimler başta olmak üzere Türkiye’deki siyasi temsilcilerin geniş halk kitlelerini temsil etmediğini belirtti.
‘Bütün barajlar kaldırılmalı, her ses temsil edilmelidir’
Temsilciler, seçime kalan son çeyrekte yapılan bu değişikliğin ise MHP’nin barajın altında kalmamasına yönelik bir hamle olduğunu vurguladı. Demokratik ülkelerde uygulanan yöntemle seçim barajının en asgari düzeye indirilerek mecliste eşit temsiliyetin sağlanması gerektiğini belirten temsilciler, “Toplumdaki bütün seslerin mecliste temsil edilmesi adına her türlü barajın kaldırılması en sağlıklı olandır. Bu şekilde sağlanacak eşit temsiliyetle daha demokratik bir ülke sağlanabilir,” diyor.
HDP: Bütün hesapları kendilerinin aleyhine dönecek
Geçmiş seçimlerde yüzde 10 olarak belirlenen seçim barajını geçebilen siyasi partilerden biri olan HDP Van İl Eş Başkanı Handan Karakoyun seçim yasasında yapılan değişikliklere ilişkin şunları söylüyor: “Geçmişte yüzde 10 barajının kurulmasının temel amacı Kürtlerin parlamento da ki temsiliyetinin olmamasına dönük bir anlayıştı aslında. Fakat seçim yasasında yaptıkları değişikliklerle son kozlarını oynadılar. Bizler hiçbir seçim barajını tanımıyoruz. Onlar istedikleri kadar ince eleyip sık dokusalar da bütün hesapları kendilerinin aleyhine dönecek.”
CHP: AKP kendi küçük ortağını kurtarma çabası içerisine girdi
Ana muhalefet partisi olan CHP’nin Van İl Başkan Vekili Necdet Sofracı ise seçim yasasında yapılan değişikliklere ilişkin şunları söylüyor: “6 muhalefet partisinin bir araya gelmesinden dolayı AKP’de bir panik havası yaşandı. Bu 6 partinin bir araya gelmesine karşın önlemler paketi olarak yeni bir seçim yasası tasarısı hazırladılar ve kendi küçük ortağını kurtarma çabası içerisine girdiler. Fakat bu uygulamanın yanı sıra herkes kendi iradesini meclise yansıtabilmeli ve görüşleri parlamentoda konuşulabilmeli. Bunun olması için de barajın tamamen kalkmasından yanayız. Ya da asgari düzeyde yani yüzde 3’te tutulmasında demokrasinin bu şekilde yaygınlaşmasında fayda vardır.”
Yasada yapılan değişiklikler ise madde madde şu şekilde sıralanıyor:
- 10 Haziran 1983 tarihinden bu yana uygulanan yüzde 10 seçim barajı yüzde 7’ye indirildi.
- İttifak yapan partilerin çıkaracakları milletvekili sayısı değiştirildi. İttifak oluşturan siyasi partilerin her birinin çıkaracağı milletvekili sayısı, her seçim bölgesinde ittifak içinde elde ettiği oy esas alınacak. (2018 seçimlerinde uygulanan sistemde, ittifak yapan partilerin milletvekili sayısı, ittifakın toplam, siyasi partinin aldığı oya bölünmesi ile hesaplanıyordu. Geçen seçimde muhalefet partilerinin, daha fazla milletvekili çıkarması nedeniyle bu sistemden vazgeçildi.)
- Bir siyasi partinin seçime girme yeterliliği kazanabilmesi için illerin en az yarısında örgütlenmesi gerekecek. Siyasi Partiler Yasasında öngörülen süreler içerisinde iki kez üst üste ilçe, il ve büyük kongresini yapmayan siyasi parti, seçime katılma yeterliliğini kaybedecek. Bu değişiklikle birlikte TBMM’de grup kurmuş olmak Siyasi Partiler için yeterli bir koşul olarak görülmeyecek.
- İl ve ilçe seçim kurullarında ‘Kıdemli Hakim’in görev alması zorunluluğu kaldırıldı. (Bir başkan, iki asil ve iki yedek üyeden oluşacak olan il seçim kurulu üyeleri, iki yılda bir ocak ayının son haftasında, il merkezinde görev yapan, kınama veya daha ağır disiplin cezası almamış, en az birinci sınıfa ayrılmış ve birinci sınıfa ayrılma niteliklerini kaybetmemiş hakimler arasından, adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonunca ad çekme (kura) yöntemiyle belirlenecek. Ad çekmede ilk çıkan hâkim başkan, sonraki iki hâkim asıl ve son çıkan iki hâkim yedek üye olacak. Kuraya katılacak hâkim sayısının beşten az olması durumunda, bu hakimler arasında kura işlemi yapıldıktan sonra eksik kalan asıl ve yedek üyeler, en kıdemli hâkimden başlayarak belirlenecek. İl seçim kurulu başkanlığının boşalması halinde asıl ve yedek üyelerden, en kıdemli hâkim İl seçim kuruluna başkanlık edecek. İlçe seçim kurullarında görev yapacak olan üyeler için de benzer kriterler aranacak.)
- Sandık kuruluna üye bildirme hakkı olan bir parti; oluru olmadan başka bir parti üyesini sandık kurulu üyesi olarak gösteremeyecek.
- Adres kayıt sisteminde görünmeyen seçmenler, son seçmen olduğu adrese göre seçmen listesine kaydedilecek ve bu adrese göre oy kullanabilecekler.
- “Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine uyum” çerçevesinde yapılan düzenlemeyle ise cumhurbaşkanına “seçim yasakları” muafiyeti getirildi. “Başbakan ve bakanlara ilişkin” seçim yasakları maddesinde yapılan değişiklikle “Başbakan” ibaresi metinden çıkarılırken, sadece bakanların söz konusu seçim yasaklarına tabi olacağı hükme bağlandı. Buna göre cumhurbaşkanı, seçim propagandasının başlangıç tarihinden oy verme gününü takip eden güne kadar seçim propagandası ile ilgili gezilerde makam ve resmi araçları kullanabilecek, açılış törenleri yapabilecek, resmi ziyafetler verebilecek, devlet olanaklarıyla yapılan karşılama ve uğurlama törenlerine katılabilecek. Ancak bakan, milletvekili ve siyasi parti genel başkanları bu yasaklara uymak zorunda olacak.
Bu haberin devamına videodan erişebilirsiniz.
(ro)