Vanspor’da “rant” kavgası sürüyor: Servet Yenitürk belgelerle sahneye çıktı

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala


İktidar desteğiyle başa gelen Vanspor Başkanı Ferhat Kıyak’ın, eski başkan Servet Yenitürk hakkında ortaya attığı iddialarla ilgili, Yenitürk açıklamalarda bulundu. Kıyak’ın, Vanspor’u borç batağına soktuğunu dile getiren Yenitürk, Vanspor başkan ve yönetimine yargı önünde hesap soracağını dile getirdi.

Van’daki basın mensupları ile bir araya gelen Vanspor’un eski kulüp başkanlarından Servet Yenitürk, son zamanlarda gündeme gelen iddialarla ilgili açıklamalarda bulundu. Yenitürk, “Bizim araçlarımız ipotek gösterilmeseydi, borç yapılandırması yapılmasaydı, bizler tüm borçları üstlenmeseydik, şu anda Vanspor yoktu. Benim şirketimin araçları, kızımın aracı, arkadaşlarımın ve personellerimin araçlarını Vanspor’un borçlarına binaen gösterdik. Bakın iki yıl boyunca pandemi sürecinde pcr testlerini, benim şirketim üstlendi. Ben istesem bu borçları Vanspor Kulübü’nden icra yoluyla alırdım. Ama böyle bir girişimim olmadı. Yaklaşık 1 milyon 750 bin TL’lik ödemelerin hepsini ben karşıladım. Bu fedakârlığı yaptım. Kulübe harcadığım yaklaşık 10,5 milyonluk borca çizgi çektim. Hangi kulüp başkanı böyle bir fedakârlık yapar? Vanspor’un tarihinden bugüne dek tek bir kişi bizim verdiğimiz bu desteği verdi mi? Ama şu anki Kulüp Başkanı ve yönetimi ne yaptı; benim, kızımın ve araçlarını bu kulübün borçlarına karşı ipotek edenlerin üyeliklerini sildi. Bu kadar basit düşündüler,” ifadelerini kullandı.

Kulüp Başkanı Feyat Kıyak’ın yaptığı açıklamada, ‘Servet Yenitürk borçlarından dolayı Vanspor’u icraya verdi’ açıklamasını değerlendiren Servet Yenitürk, “Değerli basın mensupları, sözde ben alacaklarımdan ötürü kulübe icra göndermişim. Benim alacaklarımı ödemeye onun gücü yetmez. Yaklaşık 10.5 milyon lira kulübe aktardım ana para olarak. Faizsiz ve vadesiz olarak. Tamamının dekontları mevcuttur. Kendi adıma bankalardan çektiğim krediler, kulüpte kullandığım paraların dekontları burada,” diye konuştu. Gelmiş geçmiş başkanlar içerisinde kendisi kadar Vanspor’a fedakarlık yapan kimsenin olmadığını belirten Yenitürk, “Benim kadar Vanspor’u düşünen yoktur. Görev sürem boyunca gereğini yaptım. Defalarca canlı yayınlarda hakkımda açıklamalarda bulunan mevcut başkana cevap vermek istedim fakat televizyonlar canlı yayına bağlanmak için bize bu şansı vermedi. Hakkımdaki iftiralar, hakaret ve şantajlarıyla ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdum ve 3 dava açtım. Bunun hesabını verecektir. Van halkını şeffaf bir şekilde bilgilendirmek için bu açıklamayı yapma gereği duydum. Taraftarlar defalarca tahrik edildi. Bu anlamda kedisine buradan onların tavrıyla, sokak ağzıyla değil, belgelerle herkesi aydınlatacağım. Kendime adıma bankalardan çektiğim kredi tutarları, faizsiz anapara olarak Vanspor’a aktardığım bütün dekontlar mevcuttur. Seyithan İzsiz ve Mehmet Avcı döneminde bunları incelemek için 200 bin TL verilerek özel yeminli bir mali müşavir tutuldu. Bütün hesaplar, dekontlar incelendi. Sonuç, fazlasını vermişiz, eksiği yok. Kulübü devrederken çok mücadele ettim. Davet üzerine Vanspor’a geldim. Ben de elimi taşın altına koydum. Tek başına götüremeyeceğimi ve 3’te 1’ni karşılayabileceğimi ifade ettim. Bu anlamda bir yönetim kurduk ve işe başladık. Sayın Valimiz de söz verdi. Hep beraber Vanspor’a destek sunacaklarını ifade etti. 2018 yılında devre arasında göreve başladım. O yılı üst sıralarda tamamlamayı başardık. Sezonu yedinci sırada bitirdik,” dedi.

“VANSPOR için şirketlerimin üzerine kredi çektim”

Vanspor için her türlü fedakarlığı yaptığını belirten Yenitürk, “İlk geldiğimde dönemin Valisi Murat Zorluoğlu ve Genel Sekreter Mustafa Yalçın benim başkanlığımda Vanspor için güzel bir yönetim kuracaklarını söyledi. Ben o gün sayın valiye bu işi tek başıma götüremeyeceğimi ifade ederek harcamanın üçte birini karşılayabileceğimi söyledim. Bu şekilde Vanspor için her türlü fedakarlığı yapacağımı belirttim. Sayın valimiz kabul etti. 2018 yılının sonunda Vanspor’da göreve başladık. İlk devre bitmişti, şampiyonluk gibi bir hedefimiz yoktu. Ligi de o zaman 7 veya 8. sırada tamamladık ama şampiyonluk için takımımızı hazırlamıştık. O süreçte sayın valimize giderek takımın şampiyon olması için desteğe ihtiyacımız olduğunu söyledim. Sayın valimiz ne kadar ihtiyacımızın olduğunu sordu. Ben de 5 milyona ihtiyacımız olduğunu söyleyip 3 milyonun acilen verilmesi gerektiğini kaydettim. Valimiz ve genel sekreterimizin istişareleri sonucunda Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan işçilerin maaşları Halk Bankasın’a yatırıldığı için 3 milyonluk krediyi Vanspor için çekebileceğimizi ifade ettiler. Valimiz, Halk Bankası müdürüyle görüşerek durumu izah etti. Halk Bankası müdürü evraklarımızı istedi, götürüp verdik. Bir çalışma sonucu Halk Bankası Bölge Müdürlüğü’nden kredimiz onaylandı ancak genel müdürlükten reddedildi. Çünkü derneklere kredi verilmiyordu. Biz bu paraya güvenerek futbolcularımızı transfer etmiştik. Bir hafta içinde peşinatlarının yatırılması gerekiyordu. Hemen valimizle görüşerek durumu izah ettim. Valimiz Halk Bankası ile görüştüğünde müdür bey derneklere kredi verilmediğini söyledi. Kredi verilmesinin bir formülü olduğunu söyledi. Müdür şunu dedi: ‘Servet Yenitürk kabul ederse şirketleri zaten Halk Bankası ile çalışıyor. Biz 3 milyonluk krediyi onun şirketlerine verebiliriz,’ dedi. Ben kabul ederek Vanspor için 3 milyon kredi çektim. Parayı aldıktan sonra takımı hazırlayıp o sezon şampiyon olduk. 6 ay ödemesiz bir krediydi. O süreçte sayın valimiz ve genel sekreterimiz Van’dan ayrıldılar. Yeni gelen Valimiz Mehmet Emin Bilmez kabul etmedi. Borç benim sırtıma kaldı. Biz birkaç taksit ödedik, pandemi döneminde yeniden ertelendi. Pandemiden sonra yine ödemeye devam ettik. Vanspor için Ziraat Bankası ve TEB’den kredi çektik. Arkadaşlarımızdan borç para aldık. Muhasebecim aracını satmıştı. 200 bin lira getirip Vanspor’a verdi. Bu 10 buçuk milyon dediğimiz borç, bankalardan ve arkadaşlarımızdan aldığımız paradır ama ödediğimiz borca geldiğinde en az 12 milyon ödeme yaptık,” diye konuştu.

“Ben sözümde aslanlar gibi durdum ama onlar sözünde durmadı”

Gelen yönetimlere bütün borçları şeffaf bir şekilde aktardıklarını söyleyen Yenitürk, “Kulüp başkanlığı görevini devrederken istenilen her şeyi yaptım. Seyithan Bey ile görüşerek Vanspor’un 19 buçuk milyon borcu olduğunu söyledim. Bunun 10 buçuk milyonu dışarıya olan borçtur ama benim ve şirketlerimin üzerinden aktarılan borçlardır. Geriye kalan borçlar ise geçmişten gelendir. Seyithan Bey 10 buçuk milyona karışmadığını ama diğer borcu kabul ettiğini söyledi. Bende tek bir şartla kabul ederim dedim. O dönem transfer tahtamız kapalıydı. Sigorta ve maliyeden vergi borcu yoktur yazısı istiyordu. Bunları almadan transfer tahtasını açamıyordu. O dönem kime gittiysem bir tapu bulamadım. Tek bir araç kimseden alamadım. Ya transfer yapmayıp Vanspor’u tekrar üçüncü lige, oradan da amatöre düşürecektik ya da bir fedakarlık yapıp sahip çıkacaktım. Kızımın aracını, çalışanımın aracını, dostumun aracını, ortağımın aracını ve şirketimin iş makinelerini protokol yaparak ipotek koydurdum. Seyithan Bey benden iki yıl süre istedi. Bende Mehmet Avcı, Seyithan İzsiz ve Akın Dinçer’e bu borçları ödemek için ne gerekiyorsa yaparım ama araçlarımın durumunun bir an evvel düzelmesini istiyorum dedim. Bakın ben 10 buçuk milyon borcu üstlendim. Kimseye mahcup olmak istemedim. Tamam en kısa zamanda bunları çözeceğiz dediler. Bana önce noterden taahhütname ver dediler daha sonra teminat isteyip protokol yapalım dediler. İstedikleri her şeyi yaptım. Ben sözümde aslanlar gibi durdum ama onlar sözünde durmadı. Sürekli oyaladılar. Seyithan bey gitti, Mehmet Avcı geldi. Mehmet beyle konuştum, güncel borçlar ve normal borçların yatırılmadığını söyledim. Bir futbolcunun ne bir gün SGK’sı ne de vergisi ödenmedi. Araçlara icra geleceğini söyleyerek uyardım. Üçüncü ayda protokol yapıldı. Altıncı ayda güncel borçlar ihmal edilmeden yapılandırılan borçların bir kısmı yatırılacaktı. Yönetim Kurulu kararında Adnan Bayram ve Levent Cankurtaran dışında herkesin ıslak imzası var. Avukatlarımız bunu mahkemeye verdi. Hepsinin de haberi vardı,” diye konuştu.

“Vanspor’u 19 buçuk milyon borçla devrettik”

Van’ın markası Vanspor için elinden gelen her türlü desteği verdiğini vurgulayan Yenitürk, “Vanspor’u alırken 6 milyon 450 bin lira borcu vardı. Resmiyette bu borç görünmüyordu. Bana normalde 4 milyon civarında bir borç ibraz edilmişti ama maalesef geçmişteki başka borçlarda gün yüzüne çıktı. Hepsini ödedik, Feyat Bey’in dediği gibi eski yönetimin borcudur demedik. Vanspor’u 19 buçuk milyon borçla devrettik. 10 buçuk milyonu ben üstlendim. Geriye kalan 9 milyonunun 6 buçuk milyonu eski borçtur. Servet Yenitürk üç buçuk yılda kendi imkanlarıyla Vanspor’u bir kez şampiyon etti. İki kez de play-off oynattı. Bıraktığı borç 3 milyondur. Bitexen’den 16 milyon, valilikten 2 milyon, Seyithan İzsiz’in yönetiminden 6,7 milyon ve Spor Toto’dan para geldi. Toplamda 32 milyonun üzerinde para geldi, başarı yok. Bakın biz pandemi döneminde PCR testi yaptırıyorduk. PCR testine yaklaşık 2 milyon para harcadık. Bunun 1 milyon 750 bin lirasını kendi cebimden karşıladım. Bunu ilk defa açıklıyorum. İnanın ben bunu söylemekten utanıyorum. Bakın ben bu PCR testini şuan mahkemeye versem verdiğim parayı alırım ama Vanspor’a kurban ettik. PCR testini yaptırmak için de Ankara’daki hastanemi kefil gösterdim. Ben 15-16 milyon borç ödedim. Cebimden verdiğim paranın birçoğunu bir yere yazmadım ama inanın Vanspor’a gram destek vermeyenler kadar reklam yapmadım. Ben Vanspor için üç kızımın evini sattım. Kendi oturduğum evi sattım. Altın yumurtlayan iş yerimi 1 buçuk milyona devrettim. Bugün o iş yerimin değeri 6-7 milyondur,” ifadelerini kullandı.

“Vanspor’u uçuruma sürüklüyorlar”

Sözünde durmak için hastanesinin yüzde 20’sini sattığını belirten Yenitürk, “Acaba bu zamana kadar başka bir kulüpte böyle bir fedakârlık yapan biri var mı? Vanspor kurulduğu günden bu yana yönetim veya başkanlardan benim yaptıklarımın 10’da birini yapan var mı? Buna rağmen iftiralara maruz kalıyorsam, tehdit ediliyorsam, insanları bana karşı kışkırtıyorlarsa hakkımı savcılıkta arayacağım. Kimsenin tehdidine, şantajına boyun eğmedim, eğmeyeceğim. Herşeyim açık ve nettir. Ben kendimi ifade edemedim. Bu kadar fedakarlık yapmama rağmen reklamımı yapmadım. Eğer ben araçlarımı ipotek ettirmeseydim Vanspor transfer yapamıyordu. Şu an belki de amatör ligine düşmüştü. Vanspor’da ödemeler Seyithan Bey’le nasıl başladıysa öyle gidiyor. Bugüne kadar bir futbolcunun SGK’sı ve vergisi ödenmedi. Sadece iki tane yapılandırma taksiti ödenmiş, oda ihlal edilmiş, şuan 7 milyon borç var. Vanspor’u uçuruma sürüklüyorlar. Mehmet Avcı döneminde Vanspor’un hayatını kurtarmak için ihtar çektim. Çünkü o dönem Vanspor’a çok güzel para geliyordu. Eğer ödemeleri yapsaydılar şuan Vanspor’un borcu yoktu,” dedi.

“Ben hakkımı savcılıkta arayacağım”

Vanspor’un şu anda cezalar hariç 7 milyon TL SGK borcunun olduğunu söyleyen Yenitürk, “Feyat Bey, göreve geldikten sonra ziyaretine giderek her zaman yanında olacağımı söyledim. Eray Çelik, araçlarımın durumunu çözmek için benden 6 ay süre istedi, verdim ama çözmediler. Bakın ayda 300 bin liraya kiraya verdiğim araçlarımı yakalanır diye çalıştırmıyorum. Feyat Bey daha o gün önce bize ihtar geldiğini söyledi. Bakın bana sen haklısın dedi. Biz ihtara itiraz edemeyiz. Şimdi kalkıp haberim yok diyor. Konuşmalarımızdan bir gün sonra bütün kulüpler bir sefere mahsus TFF’den borcu yok yazısı istememesini dile getiriyor. TFF’de bunu kabul edip transfer tahtasını açıyor. Feyat Bey ne güncel borçları ne de yapılandırılan borçları ödemedi. Arkadaşlarımın araçlarına icra geldi. Arkadaşlarımız ipoteğin kaldırılmasını istedikleri için üyelikleri silindi. Yazık, keşke bu arkadaşlarımıza ahde vefa örneği sergilenseydi. Benim de üyeliğimi silmişler. Ben bu kulübe hiçbir zaman aday olmadım. Çağırıldım ve geldim görevimi yaptım. Bir dahakine çağrılırsam yine gelip Vanspor’a sahip çıkarım. Ben asla aday olmam. Benim reklama ihtiyacı yok. Fedakârlık için geldim ve gereğini yaptım,” diye konuştu.

“Attıkları iftiraların hesabını vermek zorundalar”

Kendisinin, çocuklarının ve çalışanlarının mağdur olduğunu belirten Yenitürk, “Gerçekten ayıp ediyorlar. Attıkları iftiraların hesabını vermek zorundalar. Durmadan iftira atıyorlar. O şantajlar bize sökmez. Çünkü kimsenin hakkını yememişiz. Fedakârlık yapmışız. Kimden korkacağız. Kimin şantajına boyun eğeceğiz. Vanspor için dilencilik yapıyormuşuz. Vanspor bu ilin markasıdır. Vanspor bizim sevdamızdır. Vanspor bu ilin reklamıdır. Bu ilin barışıdır. Vanspor dilenci değil. Bir dilenci varsa o da kendisidir. Kimse Servet Yenitürk için, Mehmet Avcı için onun için, bunun için para vermiyor. Gittiğimiz her insan Vanspor için veriyor. Van’ı, Vanspor’u sevdiği için veriyor. Hangi hemşehrimize gittiysek bizi boş göndermediler. Van’daki belediyeler destek verdiler. Herkes bu destekleri Vanspor için veriyor. Sokak ağzını bıraksın, otursun yerine. Varsa kendi fedakârlığını anlatsın. Vanspor dilencilikle yürütülmez. Şuan Feyat Bey hakkında dava açtım. Ben hakkımı savcılıkta arayacağım,” ifadelerini kullandı.

Serhat News

Tepki Ver | Tepki verilmemiş
0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
Vanspor’da “rant” kavgası sürüyor: Servet Yenitürk belgelerle sahneye çıktı

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir