Hakkari’de Buzul parçaların çökmesiyle yaşanan felakette kaybolan iki yurttaşın arama çalışmaları devam ederken, geçtiğimiz hafta buzullara yapılan gezi sırasında yaşanacak felakete dikkat çeken Gürsel Keklik, gelen grupların buzulların üzerine alınmaması çağrısında bulunmuştu.
Hakkari’nin Kırıkdağ köyüne (Dê) bağlı Cennet-Cehennem (Spîxanê )Yaylası Cilo buzulları bölgesine düzenlenen geziye katılan 18 kişilik kafileden 4 kişi, buzulların kırılması sonucu oluşan yarığa düştü. Olayda yaralanan Kemal ve Gülay Avcı çifti kurtarılırken, geziye İstanbul’dan katılan Hakime Koç ile Şırnak’tan katılan Mehmet Aydın’a ulaşılamayınca 112 Acil Çağrı Merkezine bilgi verildi. İhbar üzerine valilik koordinasyonunda Jandarma Arama Kurtarma (JAK), AFAD ve UMKE ekipleri olay yerine sevk edilirken, yaralılar helikopterle Yüksekova Devlet Hastanesi’ne sevk edildi. Hipotermi geçiren Avcı çifti hastanede müşahede altında tutulurken, buz kütlesi altında ulaşılamayan 2 kişiyi arama çalışmaları ise sonuç vermedi. Dün ara verilen 2 kişinin aranma çalışmalarına bugün yeniden başlandı. Son aylarda ülke gündeminde olan buzullarla ilgili uzmanlar ise daha önce uyarmıştı. Geçtiğimiz hafta bölgeye yapılan gezide yer alan ve buzullar üzerine Yüzüncü Yıl Üniversitesinde Master yapan coğrafya öğretmeni Gürsel Keklik, yaşanan felakete dikkat çekmişti.
Buzullar noktasında yetkililere çağrı yapan Keklik, kalıcı önlemler alınmadan yurttaşların buzulların üzerine çıkmasına izin verilmemesi gerektiğini vurguladı.
‘Buzul kırılırsa katliam olur’
Bölgede nadir buzulların olduğunu dile getiren Keklik, Hakkari’deki buzullarının da bunlardan biri olduğunu kaydetti. Hakkari’deki buzulların 20 bin ile 150 bin yıl arasında oluştuğuna dikkat çeken Keklik, “Burası gerçekten akademik çalışma için muazzam bir alandır. Ancak bu şekil kullanılması doğru değildir. Bakın burada devasa yarıklar var. Bu yarıklar kırılsa ya da biri yarıklardan düşse çıkarılması çok zor bir iş olacaktır. Bunun için doğayla şaka olmaz bu tür etkinlikleri yapanların gereken bütün tedbirleri almaları lazım. Ben olsam buzulun bulunduğu alana kimseyi yaklaştırmam. İnsanlar bu tehlikeyi göze alıp gidip ilahi şelaleyi yakında görmek zorunda değildir. Uzaktan da bu güzellik görünebilir” dedi.
‘Pervasızca kullanılıyor’
Buzul tehlikesinin yanı sıra gelenlerin verdiği zarara da dikkat çeken Keklik, “Küresel ısınmadan dolayı buradaki erimeler de hızlandı. Böyle bir ortamda insanların da gelip buraları böyle pervasızca kullanmasından dolayı buzulların sadece küresel ısınmadan değil, bu pervasızlıktan dolayı erimesi hızlanacaktır. Böyle devam ederse bizden sonraki nesil bu güzellikleri göremeyecektir” diye konuştu.
‘Deprem felaket olur’
Konuşmasının sonunda olası bir depremde buzullarda yaşanacak tehlikeye dikkat çeken Keklik şu uyarılarda bulundu: “Burada bir deprem fay hattı geçmektedir. Burada uluşacak herhangi bir deprem şurada görülen kaya bloklarını aşağıya indirir. Yani burada güvenliğin çok iyi sağlanması gerekiyor. Dünya ülkelerinde bu önlemler çok ciddiye alınıyor. Maalesef bizler çok rahat bir şekilde hareket ediyoruz. Ancak doğada bunun bedelini bazen çok ağır bir şekilde ödeyebiliyoruz. Bu kadar büyük faaliyetlere çok kalıcı önlemler alınması lazım.”
Uzmanların uyarı ve Cilo’nun doğa güzelliklerinin devamı videolu haberimizde…
Serhat News
[…] Üyesi, yer ve deniz bilimci Prof. Dr. Mehmet Nuri Bodur, “(Uydu kayıtlarına göre) Buzul alanı son 10 yılda hacimsel olarak yüzde 20-30’a yakın daralmış ama eteklerinde oluşan […]