Haber: Uğur Dinler

Van’da düzenlenecek olan 1 Eylül Dünya Barış Günü nedeniyle bir çağrıda bulunan İHD Van Şube Eşbaşkanı Mehmet Salih coşkun, tüm yıkımlara karşın barıştan vazgeçmeyeceklerini söyleyerek, Pazar günü Musa Anter Parkı’nda düzenleyecekleri barış mitingine katılım çağrısında bulundu.

https://x.com/serhat_news/status/1829470751365242953

İnsan Hakları Derneği(İHD) Van Şubesi 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayıyla Eşbaşkan Avukat Mehmet Salih Coşkun Serhat News’e açıklamalarda bulundu. Coşkun, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla Van Musa Anter Parkında düzenleyecekleri ‘Barış Mitingi’ne ilişkin açıklamalarda bulundu. Pazar günü gerçekleştirilecek miting temel hedefinin barışın gündemleştirilmesi, en kötü barışın bile savaştan çok daha iyi olduğunu gündemleştirmek olduğunu söyledi.

‘Barışın sesi neredeyse hiç çıkmıyor’

Başta Türkiye olmak üzere Ortadoğu adeta yangın yerine dönerken, her an bölgesel bir savaşın kapısı ardına kadar aralanabilir. Amaçlarının savaşa karşı barış sesini yükseltmek olduğunu sözlerine ekleyen Coşkun, bugünlerde barışa dair seslerin çok az çıktığına dikkat çekti.

Coşkun, “Bizler İHD olarak her zaman savaşın ve yıkımın karşısında barış diye sesimizi yükselttik, yükseltmeye devam edeceğiz. Her ne kadar savaş, yıkım ve kan ile anılan bir coğrafyada yaşıyor olsak bile özellikle yaşadığımız coğrafya ve Ortadoğu coğrafyası son 200 yıldır savaş ve yıkım ile anılmaktadır” ifadelerini kullandı.

Kendilerinin tüm bu savaş, göç ve yıkımların arasında barış demekten vazgeçmeyeceklerini söyleyen Coşkun, “Onurlu bir barışın bu toplum için gerekli olduğunu, yaşanılabilir bir toplum ve bir coğrafya için barışın olmazsa olmaz olduğunu her zaman dile getirdik ve bunu dile getirmeye devam edeceğiz. Yıkıma hayır barış hemen şimdi” ifadelerini kullandı.

Kalıcı barış ilan edilmeli

Ortadoğu’nun büyük bir savaşın arifesinde olduğuna dikkat çeken Coşkun, mutlak barışı sağlamak adına savaşların durdurulup ateşkesin ilan edilmesi gerektiğine dikkat çekerek, “Ortadoğu coğrafyasında süren savaşlara ve bu coğrafyada mutlak barışı sağlamak adına savaşların durdurulup mutlak bir ateşkesin ilan edilmesi gerekmektedir. Elbette bir kere şuanda Ortadoğu da, Kürdistan Federal Bölgesinde, Rojava da, Filistin’de ve yine ülke içerisindeki çatışmaların biran önce durdurulması ve ateşkesin sağlanılması gerekiyor” dedi.

Coşkun şu ifadeleri kullandı:

“Ortadoğu’da barış dolu bir sürecin anında ve hızlı bir şekilde ivedilikle ilan edilmesi gerekiyor. Ondan sonraki süreçlerin ise yavaş yavaş bütün halkların, toplumların, kitlelerin Ortadoğu’da yaşayan bütün milletlerin dahil olacağı, ortak olacağı, herkesin taleplerinin asgari ölçüde karşılanacağı bir barış hareketi taçlandırılması sürecidir. Böylelikle Ortadoğu’daki savaşın ve yıkımın sonlanmasının hedeflenmesi gerekiyor. Tabi bunun için öncelikle son yüzyıldır Kürt meselesi diye tabir edilen durumunun, Kürt milletinin taleplerinin karşılanması gerekiyor. Bunun sonucu olarak da bu coğrafyada savaş son bulmalı. Bunları dile getirirken, öte taraftan Ortadoğu’da Filistin’de, Yemen’de, Mali’de yaşanan savaşların da biran önce sonlanması gerekmektedir. Bunun yolu da Ortadoğu ve bütün bölgede geliştirilecek ve tüm bölgeye yayılacak olan mutlak barışın sağlanmasından geçer. Savaşlara son verilip, mutlak ateşkesin ilan edilmesi acil bir ihtiyaç olarak karşımızda durmaktadır.”

‘Barışı en çok kadınlar, çocuklar ve işçiler hak ediyor’

Savaşın beraberinde bir külfet ve yıkımı getirdiğini söyleyen Coşkun, savaş ve yıkım ile birlikte yaşanan hak ihlalleri, işçi sınıfı ve toplumda yaşanan sorun sıkıntıların tamamının da görülmesi gerektiğini söyleyerek, savaş ve yıkımın bir sonucu olarak yaşananların tamamının bir bütün olduğunu kaydederek, “Bu külfet ve yıkımın son bulması ve toplum içerisinde her kesimden kadının, çocuk, işçinin, emekçinin, beyaz yakalının, aktivistin, hukukçunun,  doktorun, hani toplum içerisinde yaşayan herkesin barış, huzur ve refah içerisinde yaşaması gerekmektedir” ifadelerini kullandı.

Coşkun şu şekilde konuştu:

“Savaşın ve yıkımın sonuçlarını maalesef en çok kadınlar, çocuklar ve işçiler emekçiler çekiyor. Bunların huzurlu bir şekilde yaşaması için, refah seviyelerinin insan onuruna yaraşır bir seviyeye ulaşması için savaşların son bulması, yıkımların bitmesi ve onurlu bir şekilde barışın bu topraklarda hüküm sürmesi gerekiyor.”

‘Yıkıma hayır barış hemen şimdi!’

Son olarak,1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısı ile DEM parti öncülüğünde Van’da Musa Anter Parkı’nda düzenlenecek olan Barış mitingine dair açıklamalar da bulunan Mehmet Salih Coşkun, “1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısı ile Van’da bir miting düzenlenecektir. Van’da bulunan bütün siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, aktivistler ve kentte bulunan bütün yurttaşlar bu mitinge davetlidir. Gelin hep beraber bu barış mitinginde her zamankinden daha yüksek bir ses ile savaşa, yıkıma hayır diyelim. Hemen şimdi barış diyelim. Bu topraklarda onurlu bir barışın olabileceğini, bu topraklarda barış içinde yaşanılabileceğini, kısa süreli de olsa bu toplum ve bu millet tecrübe etti ve ne kadar kazanım elde ettiğimizi gördük. Özelde Van halkına genelde ise bölge halkına, siyasi partilere, sivil alanda STK olarak faaliyet yürüten bütün kurumlara çağrımızdır; güçlü bir miting ve yüksek bir ses ile yıkıma ve savaşa hayır barış hemen şimdi” şeklinde seslenerek Van halkı başta olmak üzere bütün bölge halkını Mitinge katılım ve Barışın sesine destek çıkmaya davet etti.

Serhat News