Dr. Kenan Akbayram, “Yedisu Fay Zonu, Erzincan Fayı ile birlikte 8 büyüklüğünde deprem üretme potansiyeline sahiptir. Deprem tekrarlanma aralığını düşündüğümüzde 250 yıllık, eli kulağında büyük bir deprem olabilir” ifadelerini kullandı.
Uzmanlar, Maraş merkezli depremlerin ardından 3 fay hattının kesiştiği ve geçmiş dönemlerde yıkıcı depremlerin yaşandığı Bingöl’e dikkat çekiyor. Bingöl Üniversitesi Enerji, Çevre ve Doğal Afet Araştırma Merkezi Müdürü, İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Kenan Akbayram, Bingöl’de deprem riskinin her zaman var olacağını söyledi.
‘Bingöl’de 30 yılda bir yıkıcı bir deprem oluyor’
DHA’nın haberine göre, Bingöl’de 30 yıllık aralarla yıkıcı depremlerin yaşandığını aktaran Kenan Akbayram, “Bingöl çok fazla fayın bir araya geldiği bir bölgedir. Burada üç tane önemli fay hattı var. Bunlardan biri Doğu Anadolu Fay Zonu, diğerleri Kuzey Anadolu ve Varto fay zonlarıdır. Bunun dışında, Doğu Anadolu ile Kuzey Anadolu Fay Zonu arasındaki bölgede oluşmuş bir sürü fay var. Bingöl, bu yüzden birçok deprem tehlikesi taşıyor. Bingöl 1971 ve 2003 yıllarında iki büyük yıkıcı deprem yaşadı. Bu depremlerde ciddi can ve mal kaybı oldu. Bingöl’de 30 yılda bir yıkıcı bir deprem oluyor” dedi.
‘Eli kulağında büyük bir deprem olabilir’
Maraş merkezli depremlerden sonra Türkiye’deki fayların harekete geçtiğini belirten Akbayram, “Bingöl’de de aktif faylar değişti. Tabii bu aktivite bir süre sonra belki duracaktır ama Bingöl’ün kendine ait tehlikeleri var. Yedisu Fay Zonu’nda, çok uzun süredir deprem bekliyoruz. Yedisu depremi en son 1784 yılında gerçekleşmiş. Bunun üzerine 250 yıl koymamız gerekiyor. Çünkü Kuzey Anadolu Fay Zonu’na ait olan Yedisu Fay Zonu’nda deprem tekrarlanma aralığı Kuzey Anadolu Fay Zonu ile aynı. Yani deprem tekrarlanma aralığını düşündüğümüz zaman 250 yıllık, eli kulağında büyük bir deprem olabilir” şeklinde konuştu.
‘En az 7 il etkilenecek’
Yedisu Fayı’nda oluşacak büyük depremde en az 7 ilin etkileneceğini belirten Akbayram, şunları kaydetti:
“Erzurum, Diyarbakır, Elazığ, Bingöl, Muş, Erzincan ve Tunceli bu illerin etkileneceği kesin ama hangi oranda etkilenecek? Şehrin hazırlanıp hazırlanmadığı önemlidir. Bingöl’ün tehlikeleri yüksektir. Tabii tehlike yerinde duruyor ama risk alıp almadığımız da önemlidir. Bingöl’ün zeminine uygun binalar yapıyor muyuz? Tekrarlanma periyoduna uygun binalar yapıyor muyuz? Zemini iyi araştırıyor muyuz? Biz ona bakmalıyız çünkü illaki bir deprem olacak. Yani yarın da olabilir, belki 15 yıl, 20 yıl sonra da olabilir. Önemli olan mühendislik olarak hazır mıyız? Şimdi çevre iller anlamında bazı yaklaşımlar var.
‘400 kilometre mesafede bile olsanız zarar görebiliyorsunuz’
Depremin merkez üssünden 100 kilometre civarındaki illerin zarar gördüğü söyleniyor. Fakat bu çok doğru değil, çevre illerin her birinde zemini iyi araştırılmamış, zemine uygun yapılmamış binaların bulunduğu alanların hepsi tehlike altında ama şu var, bütün bir ilin tehlike altında olduğunu diyemeyiz. Hatta bunun daha ötesinde de iller etkilenebilir. Zemin yumuşaksa ve o zemine uygun yapınız yoksa o zeminde, 150 kilometreye belki 200 kilometre, hatta Meksika depremini örnek verirsek, 400 kilometre mesafede bile olsanız zarar görebiliyorsunuz.”
Serhat News