Van’da yaşanan ikinci deprem sonrası eşini kaybeden kadınlar için yapılan ve unutulan konutlarda yaşayan kadınlar, yaşadıkları sorunlar karşısında seslerinin duyulmasını istiyor. Bu kadınlardan biri olan Aslıhan Kahraman, zorlu yaşamına rağmen tek isteğinin çocuklarının kışı titreyerek geçirmemesi olduğunu ifade ediyor.
Türkiye’de olduğu gibi Van’da da kadınlar 25 Kasım’ı zorlu koşullarda karşılıyor. Van’da, 2011 yılında yaşanan depremden sonra öncelikli olarak eşini kaybeden kadınlara IICO ve İHH tarafından Edremit ilçesinde inşa edilen 62 konut verildi. Ancak yoksulluk ve yaşanan krizden kaynaklı kadınların yaşamları bu konutlarda daha çok zorlaştı. Van’da, 9 Kasım 2011 tarihinde meydana gelen depremden kaynaklı Kuveyt destekli, Uluslararası İslami Yardım Organizasyonu (IICO) ve İnsani Yardım Vakfı (İHH) ‘Kuveyt Konutları’ adıyla 62 konut inşa ederek eşini kaybeden kadınlara ücretsiz olarak verdi. Bir arada tutulan kadınların yaşadığı sayısız sorun, yaşam koşullarını daha çok zorlaştırıyor.
Kendi kaderlerine terk edilen konutlarda yaşayan her kadının farklı bir hikâyesiyle karşılaşıyoruz. Tanık olduğumuz hikâyelerden biri ise 42 yaşındaki Aslıhan Kahraman’a ait. Altı çocuk annesi olan Kahraman, depremden önce Van’da kiracı olarak yaşıyor. 10 yıl önce eşini kanserden kaybeden Kahraman, çocukları için yaşam mücadelesi vermeyi sürdürüyor. Bir süre aldığı ‘dulluk maaşı’ ile yaşamını sürdürmeye çalışan Kahraman, yerleştirildiği konutlarda da zorluklarla baş etmeye çalışıyor.
Doğalgaz hattının olmadığı konutlarda, kış aylarında daha çok zorlandıklarını kaydeden Kahraman, tüm bu sorunların yanında; konutlarda marketin olmaması, yol sorunu ve şehir merkezine olan mesafe gibi sıkıntılar nedeniyle de ayrıca zorlandıklarının altını çiziyor.
‘Verilen evde ısınamıyorsak evin ne anlamı var?’
Zorlu yaşamına çözüm bulunması umuduyla Serhat News’e konuşan Kahraman, yüksek bir kesime inşa edilen konutlarda, kış mevsiminin gelmesiyle beraber soğuk havayı iliklerine kadar hissettiklerini söylüyor. Kahraman, “Sağ olsunlar bize ev verdiler, ancak ben bu evde ısınamadıktan sonra, dışarı çıkıp bir ekmek alamadıktan sonra bu evi ne yapayım? Devlet tarafından verilen kömür dahi yanmıyor. Yaşadığımız sorunlar için gittiğim tüm kapılar yüzüme kapatılıyor. Devlet bize bakmak zorunda. Burada yaklaşık 400 çocuk yaşıyor. Böyle zorlu yaşamanın bir anlamı yok,” diyerek tepkisini dile getiriyor.
Maddi sorunlarından dolayı iki çocuğunu okula gönderemiyor
Maddi sıkıntılarından dolayı iki çocuğunu okuldan almak zorunda kaldığını belirten Kahraman, kızının sigortalı bir işe başlamasının ardından aldığı ‘dulluk maaşının’ da kesildiğini kaydediyor. Kahraman sözlerine şu şekilde devam ediyor: “Kızımın maaşı ile şu an kıt kanaat geçinmeye çalışıyoruz. Biz, devletten destek, yardım bekliyoruz. Biz de insan gibi yaşamak istiyoruz. Onların gönlü nasıl el veriyor bu soğukta yaşamımızı sürdürmeye? Hiçbir güvenlik yok. Burada sorunlar bitmiyor.”
‘Çocuklarım geceyi titreyerek geçiriyor’
Yüksek maliyetlerden kaynaklı doğalgaz hattını çekemediğini söyleyen Kahraman, çocuklarının titreyerek akşamı geçirdiğini dile getiriyor. “Elektrikli sobayı takınca da çok fazla elektrik faturası geliyor. Onu da kullanamıyoruz. Hepimiz hasta olduk soğuktan dolayı. Ambulans dahi buraya uğramıyor. Çöpün, pisliğin içindeyiz. İHH ev verdi, ancak tapuyu vermediler bize. Tapuyu verseler ısınacak mıyız? Tapu bizi doyuracak mı?”
Serhat News