Van’ın doğal oksijen kaynakları olan sazlık alanlar, peş peşe çıkan yangınlarla yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.
SERHAT NEWS – Van Gölü Havzası’nın hayati parçası olan sulak alanlarda yaşanan arka arkaya yangınlar çıktı. Çıkan yangınlara rağmen, kentteki sivil toplum kuruluşları ve yerel yönetimlerin sessiz kalması dikkat çekiyor. Yangınlara dair etkili bir soruşturmanın yürütülmemesi ise çevrecileri ve uzmanları endişelendiriyor.
Edremit ilçesinde bulunan ve Türkiye’nin en önemli sulak alanlarından biri kabul edilen Dönemeç Sazlıkları, art arda çıkan yangınlarla büyük tehdit altında. Yalnızca Van’ın değil, aynı zamanda Türkiye’nin en zengin kuş çeşitliliğine sahip bölgelerinden biri olan bu sazlıklar, çok sayıda endemik türe ev sahipliği yapıyor. Yangınlar özellikle nesli tehlike altında olan Dikkuyruk ördeklerini ciddi biçimde etkiliyor. Uzmanlara göre, bu gibi türlerin yaşam alanları yok oldukça popülasyonları da hızla azalıyor.
Ekosistemin denge noktası tahrip oluyor
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nden (YYÜ) akademisyenler, sazlıkların yalnızca kuşlar değil; böcekler, sürüngenler ve küçük memeliler için de hayati alanlar olduğunu vurguluyor. Prof. Dr. Atilla Durmuş, yuvasını kaybeden kuşların stres yaşadığını ve başka bölgelere yönelmek zorunda kaldığını belirtirken, Prof. Dr. Lokman Aslan da sazlıkların ekosistem dengesi için vazgeçilmez olduğunu ifade ediyor.
Yangınlar ayrıca sera gazı salınımı nedeniyle hava kirliliğine ve küresel ısınmaya katkı sağlarken, toprak erozyonu ve su döngüsünde bozulmaya da yol açıyor.
Yangınların sebebi ne?
Peş peşe yaşanan yangınların kaynağına dair resmi bir açıklama bulunmazken, uzmanlar insan kaynaklı nedenlerin daha baskın olduğunu düşünüyor. Tarım arazisi açma, bilinçsiz ateş yakma ve kasıtlı eylemler yangınların olası nedenleri arasında gösteriliyor. 6-7 Nisan tarihlerinde art arda üç yangının meydana gelmesi, olayın tesadüf olmadığını düşündürüyor.
STK’lar ve yerel yönetimler sessiz
Çevre felaketine dönüşen yangınlara karşı kentin sivil toplum kuruluşlarının ve belediyelerinin sessiz kalması tepkilere neden oluyor. Uzmanlara göre bu sessizlik, hem kamuoyunun bilgilendirilmesini engelliyor hem de sorumluların tespit edilmesini zorlaştırıyor.
Van Gölü Havzası’nın sürdürülebilirliği açısından kritik rol oynayan sazlıkların korunması, ekosistemin geleceği için büyük önem taşıyor. Yetkililerden, konuyla ilgili kapsamlı ve şeffaf bir soruşturma başlatılması talep ediliyor.
İpini koparan oraya gidiyor,her türlü pis işler orda yapılıyor. Ne denetim var nede bir bekçi var,isteyen gidip her türlü pisliğini yapıp defolup gidiyor! Yakında insan cesetleri bile çıksa şaşırmam
Bir Vanlı olarak söylüyorum bilinçsiz cahil insan oldukça fazla yaşıyor bu bölgede , özellikle Hakkari göç ettikten sonra Van’ın dengesi iyice bozuldu , kendi örf adet terbiyesinden uzaklaştı , bu sazliklari yakmak geleceği yok saymak anlamına gelir , yüzlerce kuş yuvası var bunu yakmak için dengesiz olmak lazım , malesef biz Kürtler adam olamayız , yediğimiz yemegin tabağına tükürüp öyle kalkan bir millet olmuşuz , Allah kürde fırsat vermesin
Mehmet say beyefendi insanları zan altına bırakarak Hakkari diye hakaret içerikli yazışmalardan dolayı kınıyorum.