1. Haberler
  2. Güncel
  3.  Van’da 1 Eylülde STK’lar ‘Savaşa Dur Demek’ için bir araya gelecek

 Van’da 1 Eylülde STK’lar ‘Savaşa Dur Demek’ için bir araya gelecek

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Van’da aralarında siyasi parti ve sivil toplum örgütlerinin bulunduğu bir kesim 1 Eylül Dünya Barış Günü etkinliklerine ilişkin programlarını açıkladılar. Program kapsamında yapılacak etkinliklere ilişkin yapılan basın açıklamasında, “Tecrit, savaş ve işgal politikalarını halklara dayatan anti-demokratik iktidara “DUR!” demek için bir araya geleceğiz” açıklaması yapıldı.

Van’da 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla yapılacak eylem ve etkinlikleri ilişkin basın açıklaması yapıldı. Aralarında siyasi parti ve sivil toplum örgütlerinin bulunduğu kesim tarafından açıklama Van Barosu’nda yapıldı.

Yapılan basın açıklamasında hazırlanan deklarasyonu okuyan Van İHD yöneticisi Ayten Kıran, dünya genelinde yaşam hakkının kitlesel olarak ihlal edildiği savaş dönemlerine karşı, barışı savunmak amacıyla 1 Eylül günü Dünya Barış Günü ilan edildiğini hatırlatarak, “Almanya’nın Polonya’yı 1939’da işgal ettiği gün olan 1 Eylül saldırısı, Almanya ve İtalya’da iktidar olan Hitler ve Mussolini’nin faşist rejimlerinin bir sonucu olarak gerçekleşti. Bu nedenle 2. Dünya Savaşı aynı zamanda Almanya ve İtalya’da yükselen faşizme karşı bir direnişe dönüştü. Savaşa ve faşizme karşı mücadele, dönemin birbirinden ayrılmaz karakterleri olarak iç içe geçti. Milyonlarca insanın yaşamını yitirdiği bu süreç insanlık tarihine kara bir leke olarak geçti. Ancak tarihteki bu acı örneklere rağmen egemenler savaş ve güvenlik siyasetinde ısrar etmektedir” açıklamasını yaptı.

‘Sağ iktidarlar arasında hegemonya kavgası savaş dinamiği işletilerek yürümektedir’

Günümüzde yürütülmekte olan iktidar mücadelesine de değinen Kıran, “Bugün dünyadaki sağ iktidarların yükselişi ve aralarındaki hegemonya kavgası, savaş dinamiği işletilerek yürümektedir. Savaş dinamikleri, bölgesel-küresel savaşları kışkırtırken, fiilen yürüyen savaşlarla da bitmez tükenmez bir çözümsüzlüğü-krizi canlı tutuyor. Silahlanma, nükleer savaş konsepti, hibrit savaş yöntemleri emperyalist-kapitalist dünyanın kendisini ayakta tutma biçimleri olarak faşizmin mirasını yaşatmaktadır. Dünyanın sorunlarına eşitlik, özgürlük ve ulusların kendi kaderini tayin hakkı uyarınca çözüm olmadıkça, savaş konsepti ve kapitalist sistemlerde faşizm tehdidi de sürüyor” tespitlerinde bulundu.

‘3. Dünya savaşının startı verildi’

Kıran açıklamaların şu şekilde devam etti:

“Dünya genelinde ve Ortadoğu özelinde son siyasi ve askeri gelişmeler gösteriyor ki kapitalist güçler girdikleri sistemsel krizden çıkmak için soğuk savaşın bitmesinden hemen sonra başlattıkları körfez müdahalesiyle, startını verdikleri 3. Dünya Savaşını son süreçte daha da derinleştirip yayma çabasındadırlar. Ukrayna ve Rusya arasında, Filistin ve İsrail arasında ve birçok bölgede çok boyutlu ve çok taraflı derinleşen bu savaş, halklara tarihi zararlar vermektedir. Toplu katliamlar yaşanmaktadır.  Savaşın merkezinin de Ortadoğu coğrafyası olması tesadüfi değildir. 3.  Dünya Savaşının Ortadoğu merkezli derinleşmesinin birçok sebebi vardır. Bu nedenlerin başında artık dünya sorununa dönüşmüş Kürt ve Filistin halklarının özgür yaşam sorunu, bölgenin jeopolitik konumu, ekonomik kaynaklar ve enerji yolları gibi birçok neden sıralanabilir.

‘AKP-MHP iktidar bloku Irak ve Suriye topraklarında savaşı derinleştirmeyi hedefliyor’

Öte yandan son yerel seçimde iktidarı sarsılan AKP-MHP iktidar bloğu, derinleşen dünya savaşı koşullarında gelişmeleri fırsata dönüştürmek istemektedir. Bu amaçla başta Irak ve Suriye topraklarında savaşı derinleştirip işgal hesapları yaparak tekrar gücünü toparlama çabasındadır. İçerde ise Kürtlerin temel yaşam alanlarına, kültürel değerlerine, Kürt diline ve doğasına her gün saldırmakta yok etmek istemekte ve buradan kendisine bir iktidar rantı devşirmek istemektedir. Aynı zamanda her gün daha da fazla geliştirdiği özel savaş politikalarıyla Kürt kadınlarını ve gençlerini hedef almaktadır. Kadın ve gençlik kurumlarına yönelik sistematik kısıtlamalar, gözaltılar ve tutuklamalar yapılmaktadır.  Kürtlerin diline, halayına ve kültürüne yönelik hukuk dışı keyfi saldırılar, gözaltılar ve tutuklamalar ülkede bir bütün olarak toplumsal barışı zedelemektedir.

‘İktidarın güvenlikçi politikaları ülkeyi krize sürüklüyor’

AKP iktidarı, Kürt halkına yöneltilen savaş ve işgal politikasında ısrar ettiği, bölgesel sorunlara eşitlik, özgürlük ve demokratik barışçıl bir çerçevede çözüm üretmediği için faşizm sarkacına sürüklenmektedir. İktidarın güvenlikçi politikası ülkeyi her türlü ekonomik, siyasi, diplomatik ve hukuki krize sürüklemektedir. Yıllardır barış süreci işletilmeyen Kürt meselesinin ağır bir toplumsal fatura çıkardığı görülmektedir. İktidar, bölgeye yönelik savaş ve işgal politikası çerçevesinde bölgesel savaşı da tetikleyen aktörlerden birisi oluyor ve bu çerçevede temsil ettiği sermaye bloğunun çıkarlarının dışında kalan tüm halkları, inançları, emekçileri, gençleri ve kadınları kuşatma politikasının muhatabı haline getiriyor. Günün sonunda tecrit, sadece Kürt halkı ve Sayın Öcalan’la sınırlı kalmıyor, bütün Türkiye halkları, ezilenlerine yönelik bir politikaya dönüşüyor.”

Yapılan açıklamalar sonrasında 1 Mayıs Kutlamalarına ilişkin alınan kararlar şu şekilde sıralandı:

  • Tüm bu nedenlerle 1 Eylül Dünya Barış gününde, Türkiye ve Kürdistan’da tecrit, savaş ve işgal politikalarını halklara dayatan anti-demokratik iktidara “DUR!” demek için bir araya geleceğiz.
  • 31 Mart’ta iktidarın tahtını sallayan tüm toplumsal kesimlere sesleniyoruz: 31 Mart seçimlerinde sallanan iktidarı, halkın iradesi ile demokrasiye döndürme zamanıdır.
  • 1 Eylül Barış günü Kürt meselesinde çatışma değil, onurlu bir barış ve çözüm çağrısını büyütme zamanıdır.
  • “Barış olmadan refah ve huzurun olmayacağını” duyurma zamanıdır. Bu kapsamda Kürt meselesinin çözümü için tüm taraflarla bir barış ve müzakere sürecinin başlatılması ve Tecrit politikalarına son verilmesi temel çağrımızdır.
  • Cezaevlerinde siyasi tutuklulara yönelik ayrımcı politikalara ve hak ihlallerine son verilmeli, ağır hasta, yaşlı ve engelli tutuklular serbest bırakılmalıdır.
  • Milyonlarca yurttaşın anadili olan Kürtçe’nin kamu hizmetlerinin sunumunda ve eğitimde kullanımının önündeki engellerin kaldırılması gerekmektedir.
  • Kayyum, OHAL ve KHK hukuku ile halkın iradesine saldıran bu iktidara geniş kitlelerle 1 Eylül barış meydanlarından yanıt verme zamanıdır.
  • KHK ve benzeri hukuksuzluklara son verilmesi, AYM ve AİHM kararlarına uyulması, ülkede hukukun egemenliğinin yeniden sağlanması temel talebimizdir.
  • Halkın iradesinin tanınması ve Hakkari’deki kayyum uygulamasına son verilmesi gerekmektedir.
  • Ülkenin içine girmiş olduğu derin yoksulluk ve ekonomik krizin, dolaylı olarak savaş, imha ve inkar politikaları ile bağlantısı olduğu aşikardır. Halkların emeğini, varlığını vergilendirme aracılığı ile halktan alıp savaş bütçesine aktarılmaktadır. Ülkenin ekonomik, sosyolojik, siyasi ve hukuksal olarak güçlenmesinin yegane temeli barıştan geçer.

Ülkede, bölgede ve dünya genelinde barışı savunmak ve savaşa, işgale, tecride ve faşizme karşı çıkmak için 1 Eylül, sesimizi yükseltme günüdür.  1 Eylül, ‘savaşın ve güvenlikçi politikaların bedelini yoksullar ödemesin’ diye emekçilerin bir araya gelme günüdür.  1 Eylül, ‘toplu katliamlara, insan hakları ihlallerine, savaş hukukuna bile aykırı kimyasal silah kullanımına, nükleerleşmeye ve her türlü toplumsal kıyıma karşı çıkma’ günüdür.

O nedenle bugünden başlayarak 1 Eylül’e kadar bütün il, ilçe, belde, mahalle ve sokakları, bu anti demokratik ve barış karşıtı iktidara karşı örgütleneceğimiz, eyleme geçeceğimiz, direniş mekanları haline getirelim. Unutmayalım ki faşizm örgütlü halk gücünden korkar ve savaşlar ancak silah tüccarlarının çıkarınadır.

Dünya genelinde aşırı sağcı, faşist, ırkçı, halk ve inançlar karşıtı olan tüm politikalara karşı, birlikte eşit yaşamı savunmak için 2024 1 Eylül’ünde, Saat 17:00’de, Van’da, Musa Anter Barış Parkında olacağız.

Tüm renkleri, dilleri, halayları ve sözleri ile tüm halkımızı, demokratik kitle örgütlerini, emek ve meslek örgütlerini, sendika ve STK’leri, kadın ve gençlik kurumlarını, aydın ve yazarları bu barış sesini yükseltmeye çağırıyoruz.”

Van’da 1 Eylül Dünya Barış Günü mitingi saat 17:00de Musa Anter Barış Parkında yapılacak.

 İMZACI KURUMLAR

DBP VAN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ

DEM PARTİ VAN İL ve İLÇE ÖRGÜTLERİ

MEBYADER

TUHAYDER

TJA

TUŞBA GALERİCİLER KOOPERATİFİ

LOKANTACILAR ODASI

HURDACILAR KOOPERATİFİ

ŞOFÖRLER VE OTOMOBİLCİLER CEMİYETİ

STAR KADIN DERNEĞİ

İHD VAN ŞUBESİ

ÖHD VAN ŞUBESİ

KKP

EDREMİT GALERİCİLER KOOPERATİFİ

TMMOB- VAN İL KOORDİNASYONU

KESK VAN ŞUBELER PLATFORMU

VAN HAKKARİ TABİP ODASI

DİSK-GENEL İŞ VAN ŞUBESİ

İMAMLAR DERNEĞİ

DİSK-EMEKLİLER DERNEĞİ

ECZACILAR ODASI

EMEP VAN İL ÖRGÜTÜ

VAN KHK PLATFORMU

Tepki Ver | Tepki verilmemiş
0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
 Van’da 1 Eylülde STK’lar ‘Savaşa Dur Demek’ için bir araya gelecek
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir