HDP Van İl Örgütü öncülüğünde, “Savaşa karşı barışı ölüme karşı yaşamı savunuyoruz” yürüyüşü düzenlendi. Meşaleli yürüyüş sonrası yapılan açıklamada, Kürt sorunun çözümü için kalıcı barış çağrısı yapıldı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van İl Örgütü öncülüğünde, “Savaşa karşı barışı ölüme karşı yaşamı savunuyoruz” şiarıyla Sanat Sokağına meşale yakarak basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Tevgera Jinen Azad (TJA) Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma Dayanışma Derneği (TUHAYDER), Star Kadın Derneği, Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER), İnsan Hakları Derneği (İHD) Serhat Göç Araştırmaları Derneği, Dil, Kültür ve Sanat Araştırmaları Derneği (ARSİSA), Aryen Sanat Atölyesi, Van emek ve demokrasi platformu, Barış Anneleri Meclisi, HDP Van Milletvekilleri Murat Sarısaç, Muazzez Orhan ve yüzlerce yurttaş katılım sağladı. Açıklamada yapıldığı alanda “Savaşa karşı barışı ölüme karşı yaşamı savunuyoruz” pankartı açılırken, kitle sık sık, “Berxwedan Jîyan e” , “savaş değil barışa bütçe” sloganları attı.
Toplumsal çöküş
Açıklamada konuşan HDP Van İl Yöneticisi Mesut Bor, Türkiye’nin başlattığı sınır ötesi operasyonunda yüzlerce yerleşim yerini bombaladığını belirterek, “Efrin’den Şengal’e, Maxmur’dan onlarca yerleşim yerine varana kadar kitlesel bir şekilde siviller yerlerinden edilmiştir. Türk Silahlı Kuvvetlerinin, ÖSO ve HTŞ isimli paramiliter grupların da katılımı ile hava ve kara saldırısının da devam ettiği, sivillerin yaşamını yitirdiği, kimyasal silahların gelişigüzel doğaya ve topluma karşı kullanıldığı bir süreç yaşanmaktadır. Geçici ve dönemsel olmaktan çıkan bu durum yıllardır devam etmekte ve devam eden çatışma ve savaşın maliyetleri toplumsal bir çöküşe neden olmaktadır” dedi.
‘Savaş yıkımdır’
1982 yılında Diyarbakır Askeri Cezaevinde tutuklulara dayatılan hukuksuz uygulamaları “insanlık dışı” olduğunu söyleyen Bor, savaşların insanlık için olduğunu belirterek, Savaş engelli bırakır, Savaş göç ettirir, Savaş çocukları, kadınları, mültecileri öncelikle etkiler, Savaş işkence başta olmak üzere ağır insan hakları ihlallerinin kaynağıdır, Savaş toplumların ruhsal dünyalarında gelecek nesillere de aktarılan derin örselenmelere yol açar, savaş eril erkek zihniyetinin kadın özgürlüğünü yok etmesinin aracıdır. Savaş eril iktidar anlayışının kadının barışçıl ortak yaşam felsefesini yok etmeye dönük girişimidir. Savaş kadın şahsında tüm toplumu köleleştirmeye ve sömürme aracıdır. Savaş ekolojik yıkımdır, Savaş ekonomik kaynakları yok eder” diye konuştu.
Barışta ısrar etmek gerekir’
Mevcut iktidara seslenen Bor, derhal savaş politikaların vazgeçmesi gerektiğini söyleyerek sözlerini şöyle tamamladı: “Demokratik kurallar çerçevesinde bütün halklar ve inançlarla bir arada yaşama imkanı vardır. Yeter ki bu sorunlar hakkında barışçıl ve demokratik yollarla çözüm konusunda irade gösterilebilsin. Dünyada çok sayıda örnekleri olduğu gibi Türkiye’nin de Kürt Sorununda demokratik ve barışçıl çözüm için inisiyatif alıp meseleyi ağırlaştıran yaklaşımlardan geri durması gerekir. Demokrasi ve insan hakları adına bir hukuk devletinin hem ülke içindeki tüm yurttaşlara hem de dünya kamuoyuna karşı barış siyasetinde ısrar etmesi gereklidir. Devam eden bu çatışmalı sürecin daha fazla büyümeden sona erdirilmesi ve sorunların diyalog ve müzakere ile çözümü konusunda tüm kamuoyunu, aydınları ve sivil toplumu inisiyatif almaya ve harekete geçmeye davet ediyoruz.”
Yapılan açıklamadan sonra grup meşalelerle yürüyüş yapmak istedi. Alanda yoğun önlem alan polisler yürüyüşe izin vermedi. Kitle alanda sloganlar atarak dağıldı.
Serhat News
(sg)