Yönetmen Kenan Diler’in “Kavak Ağacının Gölgesinde” isimli belgeseli İstanbul Film Festivali’nde Türkiye prömiyerini yapacak.
SERHAT NEWS – Vanlı yönetmen Kenan Diler’in yazıp yönettiği ve tamamı Van’da çekilen dokunaklı belgesel filmi “Kavak Ağacının Gölgesinde”, 44. Uluslararası İstanbul Film Festivali’nin prestijli “Yeni Bakışlar” bölümünde Türkiye prömiyerini gerçekleştirecek. Film, ataerkil yapının gölgesinde kendi özgün yolunu çizmeye çalışan Vanlı genç adam Mikail’in içsel ve toplumsal mücadelesini çarpıcı bir dille beyazperdeye taşıyor.
Van Gölü’nün eşsiz manzarası eşliğinde bir varoluş mücadelesi
“Kavak Ağacının Gölgesinde”, Van’da yaşayan 37 yaşındaki Mikail’in sıra dışı yaşamına odaklanıyor. Toplumun normlarına uymayan, kimilerine göre “deli” kimilerine göre ise “derviş” olarak görünen Mikail, ailesinin baskıcı ortamından ve toplumun yozlaşmışlığından kaçarak, doğup büyüdüğü topraklarda, Van Gölü kıyısında “Eskici” adını verdiği mütevazı bir çay bahçesi kurarak kendi dünyasını yaratmaya çalışır. Ancak Mikail’in hayalleri bununla sınırlı değildir; Van Gölü kenarında, annesi için bir butik otel açma idealiyle yaşayan genç adam, hem içsel çatışmalarıyla hem de toplumsal engellerle amansız bir mücadele verir.
Film, Mikail’in kişisel dönüşüm hikayesinin yanı sıra, Van’ın toplumsal yapısına, aile içi ilişkilere, toplumsal cinsiyet rollerine, özgürlük arayışına ve bireysel başkaldırıya da derinlemesine bir bakış sunuyor. Yönetmen Kenan Diler, Van Gölü’nün büyüleyici manzaraları eşliğinde, yerel bir karakterin evrensel temaları barındıran yaşam öyküsünü etkileyici bir sinematografiyle izleyiciye aktarıyor.
Dört mevsimde bir direniş hikayesi
Üç yıl süren hazırlık ve çekim aşamasıyla tamamlanan “Kavak Ağacının Gölgesinde”, dört bölüm halinde ve mevsimler üzerinden Mikail’in yaşadığı kırılma anlarına ve zaman içindeki değişimine odaklanıyor.
Filmde röportajlara yer verilmezken, Mikail’in kendi kendine konuşmaları ve bir arkadaşıyla sohbetleri aracılığıyla karakterin iç dünyasına ve düşüncelerine ışık tutuluyor. Belgesel, dört günü temsil eden kurgusal bir zaman dilimi içerisinde, her mevsimin farklı atmosferini yansıtarak Mikail’in yaşamındaki dönüm noktalarını gözler önüne seriyor.
Kenan Diler: Memleketinin görünmeyen yüzünü beyazperdeye taşıyor
Yönetmenliğini ve yapımcılığını üstlenen Van doğumlu Kenan Diler, bu filmle memleketinin belki de pek bilinmeyen, derindeki toplumsal yaralarını ve bireysel direnişlerini gün yüzüne çıkarmayı amaçlıyor. Lise yıllarından itibaren sinemaya tutkuyla bağlanan ve birçok başarılı kısa filme imza atan Diler, “Kavak Ağacının Gölgesinde” ile ilk uzun metrajlı belgesel deneyimini taçlandırıyor. Daha önce “Abla” adlı belgesel filmiyle ulusal ve uluslararası festivallerde ödüller kazanan Diler’in bu yeni filmi de büyük bir merakla bekleniyor.
Müzikler Van’dan: Eriş Dervişoğlu ve Sabır Erdinç’in dokunuşu
Filmin özgün müzikleri ise Van’da yaşayan yetenekli müzisyenler Eriş Dervişoğlu ve Sabır Erdinç tarafından yapıldı. Bu işbirliği, filmin yerel atmosferini güçlendirirken, Mikail’in duygusal dünyasına da ayrı bir derinlik katıyor.
Yönetmenin gözünden Mikail’in hikayesi: Öfke ve şiddet dolu bir toplumda direnişin portresi
Kenan Diler, filmiyle ilgili yaptığı açıklamada, hayalleri yaşamanın önündeki toplumsal ve ailesel engellere dikkat çekiyor. Mikail’in hikayesi üzerinden, öfke ve şiddet dolu bir toplumda ayakta kalmanın ve direnmenin zorluklarını vurgulayan Diler, “Kavak Ağacının Gölgesinde”, sert bir babanın esaretinden kaçıp, etnik kimliğinden dolayı ayrımcılığa maruz kalarak tekrar baba evine dönen ve bu sefer de ait olduğu toplumun şiddet ve öfkesine maruz kalan Mikail’in, delilik ile dervişlik arasındaki ince çizgideki yaşam mücadelesini anlatıyor.
Diler, Mikail ile aynı toplumun bir parçası olmanın, onun yaşadığı sancıları anlamasına yardımcı olduğunu belirterek, “O, benim dert edindiğim hatta bazen haykırmak istediğim yanlışları insanların yüzüne yüzüne çekinmeden söyleyebiliyordu. Sürekli şiddetten yana olan, kadınları ötekileştiren, sanatı müziği sevmeyen bir zihniyetin kötü olduğunu yüzlerine haykırıyordu” ifadelerini kullanıyor.
Eskici Kafe: Mikail’in kendi yarattığı dünya
Haberde yer alan bilgilere göre, Mikail Haskanlı’nın işlettiği “Eskici Kafe” de filmin önemli bir parçası. Van’ın düşük gelirli öğrencilerin uğrak noktalarından biri olan bu mekan, Mikail’in kendi kurduğu ve işlettiği, serçeleri ve güvercinleriyle bilinen özgün bir yaşam alanı sunuyor. Pandemi döneminde yaşadığı zorluklara rağmen ayakta kalmaya çalışan Mikail’in hikayesi, filmin toplumsal gerçekçiliğini daha da pekiştiriyor.
“Kavak Ağacının Gölgesinde” belgeseli, yıllara ve mevsimlere yayılan anlatısıyla Mikail’in hayatındaki değişimleri gözlemleyecek ve sıra dışı bir insanın uzun soluklu yaşam öyküsünü beyazperdeye taşıyacak. Film, Van’dan çıkan özgün bir ses olarak, hem yerel hem de evrensel düzeyde izleyicisiyle buluşmaya hazırlanıyor.
