Bu yıl 59’uncusu düzenlenen Altın Portakal Film Festivali’nde ‘Ulusal Belgesel Film Yarışması’nda, Metin Dağ‘ın ‘Kaf Kaf’ belgeseli izleyiciyle buluştu. İlk kez bir festivalde eserinin yarıştığını söyleyen Dağ, sinema dünyasıyla birlikte olmaktan ve belgeselinin festivalde yarışmasından mutlu olduğunu belirtti.
59. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin “Ulusal Belgesel Film Yarışması”nda jürinin değerlendirmesine sunulan “KAF KAF” belgeseli, üzerinden yarım asırdan fazla zaman geçen Varto depremi ile ardından yaşanan dramı anlatıyor.
Yönetmen ve yapımcı Metin Dağ, 59. Antalya Altın Portakal Film Festivali‘nin “Ulusal Belgesel Film Yarışması”ndaki KAF KAF belgeseliyle bir daha aynı acıların yaşanmaması, farkındalık oluşturulması için Muş’un Varto ilçesinde 1966’de meydana gelen 6,9 büyüklüğündeki depremi ve sonrasında yaşanan dramı ekrana taşıdı.
Akrabalarını da depremde kaybeden Dağ’ın yazıp yönettiği “KAF KAF” belgeseli, Ulusal Belgesel Film Yarışması’na yapılan 52 başvuru arasından ilk 10’a girerek, yarışmaya katılmaya hak kazandı.
İlk prömiyeri 59. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde yapılan belgeselle deprem sonrası insanların çektiği acılar, devamında başlayan göç ve acı hikayeler üzerinden farkındalık oluşturulması amaçlanıyor.
‘İnsan duyarlılığıyla filmi çekmek istedim’
Yönetmen Dağ AA’ya verdiği röportajda, “KAF KAF”ın ilk yönetmenlik deneyimi olduğunu söyleyerek, Mezopotamya’da “Kaf Kaf”ın kötülüğü def edip, iyiliği çağırmak anlamında kullanılan bir kelime olduğunu ifade etti. Dağ, “Türkiye bir deprem ülkesi. O nedenle ülkemde anlatacağımız şeylerin toplumsal olması gerektiğine inanıyorum. Varto‘da olsun İstanbul’da, Erzincan’da depreme dair bir coğrafyada çok acılar çektik. Bundan sonra acılar çekmeyelim istiyorum. Benim duygusal refleksim bu. Bir yönetmen duyarlılığından çok bir insan duyarlılığıyla filmi çekmek istedim” diye konuştu.
‘Bir 56 yıl sonra aynı acılar yaşanmamalıdır’
Depreme dair duyarlılığı artırmak istediğini ifade eden Dağ, Varto depreminin 56 yıl önce yaşanmış bir hikaye olduğunu, bir 56 yıl sonra aynı hikayelerin yaşanmaması gerektiğini vurguladı. İnsanların, deprem acısını yaşamayı hak etmediğini belirten Dağ, şunları kaydetti:
“Daha duyarlı olmak, buna dair büyük projeler yapmak gerekiyor. Ülke olarak bunu başarabilecek güçlü bir altyapıya sahibiz. Biz de sanatla ilgilenen insanlar olarak bir yönetmen duyarlılığıyla böyle bir şey yapmak istedim. Varto’da çekimler 8 haftası sürdü. Almanya’da da 8 hafta sürdü. Çünkü deprem sonrası Almanya’ya göç oluyor. Depremin yarattığı acıların, göçün izlerinin peşine düştük. 1966’da yaşanan bu facia, bir göçe neden oluyor ve o göçün izlerine Almanya’da ulaştık.”
İlk kez bir festivalde eserinin yarıştığını söyleyen Dağ, sinema dünyasıyla birlikte olmaktan ve belgeselinin festivalde yarışmasından duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Belgeselin hikayesi
KAF KAF Belgeselinde, Muş‘un Varto ilçesinde 19 Ağustos 1966’da meydana gelen ve 30 saniye süren 6,9 büyüklüğündeki depremde 2 bin 394 kişinin hayatını kaybetmesi ile sonrasında yaşananlar anlatılıyor. Belgeselde, depremin ardından bölgede yaşanan dram, göç ve acılar beyaz perdeye aktarıldı. Yaşanan trajedide hayatları değişen insanların hikayelerine de belgeselde yer veriliyor.
Serhat News