Başkale ilçesine bağlı Esenyamaç (Xaşkan) köyünde bir yurttaşın gözaltına alınması sırasında jandarmaların havaya ateş açması üzerine çıkan gerginlikten sonra köylüler yaşadıklarını anlattı.
Van’ın Başkale ilçesi Xaşkan Mahallesi’ne bağlı Sersul mezrasında bir soruşturma kapsamında arama kararı bulunan Mehmet Emin Atlı adlı yurttaşı gözaltına almak için giden asker ve polisler yaşanan gerginlik üzerine havaya dakikalarca ateş açtı. Olay anına ait görüntülerin ortaya çıkması ile beraber, sosyal medyadan tepkiler çığ gibi büyüdü. Başta Van Barosu olmak üzere çok sayıda kurum köye giderek incelemelerde bulundu.
Serhat News olarak, bizde köye giderek mikrofonumuzu yurttaşlara uzattık.
Görüntülerde yerde baygın yattığı görülen 35 yaşındaki Dilber Atlı isimli kadın, askerler tarafından darp edildiğini öne sürerek, “Beni yere atıp sürüklediler. O sırada kucağımda kızım da vardı, yere düşerken eşimin ayaklarını yakamaya çalıştım. Beni dizimden darp ettiler. Bacaklarımda halen morluklar var. Bütün köy olarak büyük acı ve üzüntü yaşadık. Sinir krizi geçirdim ve daha sonra bayıldım” dedi.
‘Su içmeme izin vermediler’
Daha sonra baygınlık halindeyken su içmek isteğini ancak askerlerin buna müsaade etmediğin sözlerine ekleyen Atlı, “Su içmek için eve girmeme izin vermediler. Buradaki dereden akan tuvalet suyunu bana içirdiler öyle kendime geldim. Bu Müslümanlık mıdır?” diye sordu.
Köye gelen jandarma komutanının görevden alınmasını istediğini belirten Atlı, “Köyümüze gelen çavuşun görevden alınmasını istiyorum. Çocuklarımızı çok korkuttu. Birçok çocuğu da darp ettiler. Küçük bir çocuğunda başına silah dayadılar. Kayınımın burnunu yumrukla vurarak kırdılar. Kadınları dövdüler. Hiçbir erkek yokken bunu yaptılar” diye kaydetti.
‘Köy halkı olarak büyük bir şok yaşadık’
Askerlere, “Kaçak bir insan varsa gelin yakalayın. Ama herkese böyle yapmayın” dediğini aktaran, Atlı devamında şunları belirtti: “Köy halkı olarak büyük bir şok yaşadık. Çocuklarımız sabaha kadar korkudan ağladılar. Çavuş daha öncede bazen kendi arabası, bazen korucuların arabası bazen de sivil olarak köye gelip gidiyordu. Halka ihbarcılık yapmaları için para veriyordu. Haftalardır bu şekilde köye sivil arabalarla gelip bizi rahatsız ediyor. O hale gelmiş ki, artık çocuklarımız devlete ait bir araba gördüklerinde ödleri kopuyor. Bize niye böyle yapıyorlar bizde Türkiye vatandaşıyız, suçumuz ne?”
‘Daha öncede aynı sorunlarla karşılaştık’
Sözlerini sürdüren Atlı, daha öncede böylesi sorunlarla karşılaştıklarını hatırlatarak, son olarak şöyle konuştu: “Kışın yine kapımı kırıp kayınımın kafasına silah dayadı. Benden çay istedi. Ancak bana ‘Çayıma zehir koymuş olabilirsin, önce sen iç dedi’ bunun üzerine ben çaydan bir yudum aldım. Yine de çayımı içmedi.”
‘Üstümüze bir şey giymemize izin vermediler’
Xaşkan köyünde ikamet eden ve olay sırasında, köyde bulunan 21 yaşındaki Ayten Atlı, “Ben dışardaydım eve girmek için yukarı çıktım. Geldiğim vakit kapıda askerler vardı. Sabahın erken saatlerinde daha hepimiz uykudayken ve üzerimizde kıyafet yokken geldiler” diyerek başladığı konuşmasına şu bilgileri vererek devam etti: “Belki fotoğrafta görmüşsünüzdür üstümde ayakkabı bile yoktu ne giydiğimi bile hatırlamıyorum, üstümüze bir şey giymemize bile izin verilmedi. Ben dışarı çıktım ve oradaki askerlerden birine sıkıntı ne diye sordum o da bana evi arayacağını söyledi. Bende, izin kâğıdınızı gösterin arayın dedim. Beni fırlatarak ‘Defol’ dedi. Bunu fotoğraflarda da görebilirsiniz. Ben zaten sırtımdan ameliyatlı olduğumu belirtim, fakat bir tane asker kollarımdan tutarak beni zorladı bende bana bir şey olursa devlete nasıl hesap vereceksin dedim, ‘Bana ne senin hastalığından’ dedi. Ben düştüğüm esnada sırtımı vurmuşum ve orada bayıldım.”
‘Kadın ve çocuklar askerler tarafından darp edildi’
Kadın ve çocukların askerler tarafından darp edildiğini savunan Atlı, “Ondan sonra baktım kadınları çocukları itip, vuruyor, küçük kuzenimi itip çocuğu yere atmış ve çocuğun yüzü berbat olmuştu, o sırada annemin ayağına biri tekme atıp ayağını morartmıştı. Aşağı indik baktım panzerlerle üstümüze geliyorlar ve biz kaçacak yer bulamadık, duracak gibi olmadığı için bizde arabaların arkasına kaçtık” ifadelerini kullandı.
‘Mermiler havada uçuştu’
Askerlerin köylüleri darp etmek için köye geldiğini iddia eden Atlı, konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: “Biri ıslık çaldı sonra mermiler havada uçtu, zaten biri halay çekiyordu onlar kimseyi tutuklamak için gelmediler onlar sadece bizi darp etmek için geldiler. Ben buradan herkese sesleniyorum bizim hakkımızı savunsunlar, bu olanlar hep doğu tarafında oluyor gibime geliyor, biz doğulu olduğumuz için mi bu haldeyiz eğer ırkçılık diye bir şey yoksa bizim hakkımızı savunsunlar istiyorum, babam ellerinde bir delil olmadan mahkemeye çıkarılıyor.”
Serhat News
(lg)
