Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı Zühtü Arslan, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca’nın da yer aldığı törende konuştu. Arslan, “Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını ve anayasa hükümlerine ilişkin kararlarını ve yorumlarını beğenmeyebilir, bunlara katılmayabiliriz. Ancak bir hukuk devletinde katılmasak da bu kararlara uyulması anayasal bir zorunluluktur” dedi.
Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) yeni üyesi Yılmaz Akçil için Anayasa Mahkemesi Yüce Divan Salonu’nda yemin töreni düzenlendi. Törene, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca da katıldı.
Yargıtay’ın TİP Milletvekili Can Atalay’ın tahliye edilmesi yönündeki AYM kararına uymamasının ve Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesinin yankıları sürerken, AYM Başkanı Zühtü Arslan, yemin töreninde dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Konuşmasında AYM’ye bireysel başvuru yapma hakkı üzerinde duran AYM Başkanı Arslan, “Bireysel başvuru Türk yargı tarihinin en büyük yargı reformlarından biridir” dedi. Devamında AYM kararlarının tanınmamasına vurgu yapan Arslan, “Temyizden geçerek kesinleşmiş yargı kararlarından sonra AYM’nin verdiği karar ve yaptığı yorumdan sonra görüş farklılıklarının bulunduğu gerekçesiyle AYM kararlarının uyulmamasının hiçbir anayasal ve yasal zemini yoktur” ifadesini kullandı.
Arslan, şöyle devam etti: “Bireysel başvurunun etkili olabilmesi, ihlalin giderilmesine ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına bağlıdır. Bu sebeple Anayasa Mahkemesi, ihlalin tespiti yanında, bu tespitin bu ihlalin nasıl giderileceğini ve ihlalin sonuçlarının nasıl ortadan kaldırılacağını da göstermek zorundadır.. Bu Anayasa Mahkemesi’ne anayasa ve kanunlarla yüklenen bir yükümlülüktür.”
153’üncü maddeyi işaret etti
“İhlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması da kural olarak ihlal öncesi hale getirmeyi gerektirmektedir. Bunun yolu da ihlal şayet yargı kararından kaynaklanıyorsa bu yargı kararının ortadan kaldırılmasını sağlamaktır” diyen Arslan, şunları söyledi: “Elbette Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını ve anayasa hükümlerine ilişkin kararlarını ve yorumlarını beğenmeyebilir, bunlara katılmayabiliriz. Ancak bir hukuk devletinde katılmasak da bu kararlara uyulması anayasal bir zorunluluktur. Nitekim anayasamızın 153. maddesine göre Anayasa Mahkemesi’nin kararları kesin olup yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar.”
Ne olmuştu?
Anayasa Mahkemesi (AYM), Gezi Parkı davası tutuklusu Atalay’la ilgili iki kez hak ihlali kararı vermişti. Mahkemeler kararı uygulamayarak, sürece aykırı şekilde Yargıtay’a göndermiş, Yargıtay da ‘kararın hukuki değerinin olmadığını’ öne sürmüştü. Bu durum yargıda kriz yaratmıştı.
11 Ocak’taysa AK Parti ve MHP, Can Atalay’ın vekilliğinin düşürülmesi için harekete geçmiş, MHP lideri Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş toplanmıştı.
Atalay hakkında Yargıtay’ın vekillik düşürme kararı 30 Ocak’ta TBMM Başkanvekili Bekir Bozdağ tarafından okutulmuştu. Böylelikle Atalay’ın vekilliği düşürülmüştü.
Serhat News